“Bu Bir Kadın Cinayetidir”

18 Haziran 2024 tarihinde Rize’nin Kalkandere ilçesinde meydana gelen elim olayda, evinde başından vurulmuş halde bulunan Aylin Çoşgun’un ölümüyle ilgili yürütülen dava sonuçlandı. Üç duruşma süren davada, Rize 2. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Aydın Samet Ekşi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkemenin 2024/485 esas ve 2024/306 karar sayılı hükmüyle sonuçlanan yargılamanın ardından, sanığın avukatı Cengiz Yılmaz basın yoluyla bazı iddialarda bulundu ve verilen kararı eleştirdi. Bunun üzerine, maktul Aylin Çoşgun’un ailesinin avukatı Ayla Varan kamuoyuna yönelik kapsamlı bir açıklama yaptı.
Ayla Varan, yaptığı açıklamada sürecin başından itibaren dosyaya dair tutumlarını net bir şekilde ortaya koyduklarını ve ilk etapta hukuki süreç tamamlanmadan herhangi bir açıklamada bulunmadıklarını ifade etti. Olayın yaşandığı günden itibaren aileyle yakın temasta olduklarını belirten Varan, dosyayı incelediklerinde sanık tarafının ısrarla öne sürdüğü “intihar” iddiasının dosyanın hiçbir aşamasında karşılık bulmadığını, dosyada intiharı destekleyecek tek bir somut veri bulunmadığını söyledi.
Varan, bu sebeple kamuoyuna ve çeşitli platformlara özellikle “cinayet” ifadesi kullanılmaması yönünde ricada bulunduklarını belirtti. Hukuki süreci yakından takip ettiklerini, keşif aşamasına katıldıklarını ve birçok gönüllü meslektaşıyla birlikte dosya üzerinde yoğun bir çalışma yürüttüklerini dile getiren Varan, “Yargılama sürecinde her şeyi gördük. Biz bu süreci sessizce yürüttük. Çünkü hukukun gereği buydu. Ancak şimdi, karar açıklandıktan sonra yapılan bazı açıklamalar karşısında sessiz kalmamız mümkün değildi” dedi.
Sanık vekilinin, mahkeme kararı henüz gerekçeli olarak taraflara tebliğ edilmeden önce basın yoluyla yaptığı açıklamaların hem aileyi hem de Aylin Çoşgun’un anısını incittiğini söyleyen Varan, sürecin artık bir üst mahkeme olan istinafa taşındığını, gerekirse dosyanın Yargıtay’a kadar gideceğini belirtti. Ancak, yargılama sürecinin tamamlanmadan önce yapılan açıklamaların hem hukuki teamüllerle hem de etikle bağdaşmadığını dile getirdi.
Dosyada yer alan delillerin net ve somut olduğunu vurgulayan Varan, Aylin Çoşgun’un ölümüne dair herhangi bir intihar emaresine rastlanmadığını tekrar hatırlattı. “Aylin, evden çıkmaya hazırlanıyordu. Ayakkabıları, gözlüğü, pantolonu hazırdı. O sırada, çıkışına engel olmak isteyen sanık tarafından evin içinde, sol tarafından vurularak öldürüldü. Aylin sol elini hiç kullanamayan bir kızdı. Dosyada bu durum açıkça ortaya kondu” ifadelerini kullanan Varan, keşif sırasında da olayın izlerini bizzat gözlemlediğini belirtti.
Kadın cinayetlerinin Türkiye'de giderek arttığını ve Aylin’in de bu vahim tablonun bir parçası haline geldiğini belirten Ayla Varan, “Bugün Türkiye’de öldürülen kadın sayısı yılın yedinci ayına gelmemize rağmen 300’ü geçmiş durumda. Elbette bu dava medyatik olacak. Elbette kamuoyu bu davaya sahip çıkacak. Biz susmayacağız, genç meslektaşlarımız da susmayacak” dedi.
Ayrıca sanık avukatının maktulün psikolojik durumuna ilişkin kamuoyuna yaptığı bazı açıklamaları da eleştiren Varan, “Bir insan antidepresan kullandı diye, öldükten sonra ruh hali üzerinden kurgu yaratmak savunmanın kutsallığıyla açıklanamaz. Bu dosyada bilimsel raporlar var. Hiçbir rapor intiharı desteklemiyor. Kadın ölmüş artık, ruhuna saygı gösterilmeli” şeklinde konuştu.
Kararın ardından, kamuoyunda sıkça tartışılan “iyi hal indirimi” konusuna da değinen Varan, bu davada Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesinin uygulanmadığını, yani sanığa herhangi bir iyi hal indirimi yapılmadığını ve mahkemenin isabetli bir karar verdiğini vurguladı. “Ne kravat indirimi ne iyi hal… Bu davada hiçbir indirim uygulanmadı. Çünkü dosya buna elverişli değildi. Mahkeme tüm delilleri değerlendirerek ağırlaştırılmış müebbet cezası verdi. Bu karar, hem aile için hem kamu vicdanı için doğru ve yerinde bir karardır. Bizim hukuka olan inancımızı tazeledi” dedi.
Ayla Varan son olarak, “Acımız hafiflemeyecek. Aylin geri gelmeyecek. Ama bu karar en azından adaletin yerini bulduğunu gösterdi. Lütfen herkes Aylin’in anısına, ailesinin acısına saygı göstersin. Kadınlar öldürülüyor. Aylin de bu kadınlardan biriydi. Bu bir kadın cinayetidir. Dosyadaki tüm deliller sanığı işaret ediyor ve bu da artık mahkeme kararıyla sabit hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.