Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş., Cerattepe Bakır Madeni için çevreye zarar vereceği gerekçesiyle iptal edilen projeye yönelik yeniden başvuruda bulundu. Rize İdare Mahkemesi’nin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Olumlu kararını iptal etmesinin ardından Artvin Valiliği maden faaliyetlerini durdurmuştu. Ancak bu kararın üzerinden kısa bir süre geçtikten sonra Eti Bakır, aynı mevkide yer alan Taşlıca köyünde aynı proje için yeni bir başvuru yaparak, ÇED sürecini yeniden başlattığını duyurdu.

Bu gelişme, yıllardır doğa mücadelesinin başında yer alan Yeşil Artvin Derneği tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Dernek Başkanı Nur Neşe Karahan, “Bekliyorduk böyle bir girişimi. Ama artık çok daha büyük bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Bunun yıkıcı sonuçlarını da gördük. O yüzden çok daha güçlü bir şekilde karşılarına çıkacağız. O bölgede madenciliğe asla izin vermeyeceğiz” diyerek kararlılıklarını vurguladı.

Cerattepe’deki madencilik faaliyetlerine karşı direniş, 2016 yılında başladı. Eti Bakır A.Ş.’nin bölgeye getirdiği iş makinelerine yaşam savunucuları tarafından barikatlar kurularak karşı çıkılmıştı. Jandarmanın sert müdahaleleri ve yaşam savunucularına yönelik saldırılar o dönemde de ülke gündemine oturdu.

Proje karşısındaki hukuki mücadele ise 2015 yılında alınan ÇED Olumlu kararının iptal edilmesi amacıyla başlatıldı. Nihayetinde 21 Mayıs 2024’te Anayasa Mahkemesi, Cerattepe için verilen ÇED Olumlu kararını iptal ederek maden faaliyetlerinin hukuki dayanağını ortadan kaldırdı. Bu karar doğrultusunda Rize İdare Mahkemesi de ÇED Olumlu kararını iptal etti ve Artvin Valiliği maden faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.

Cerattepe'de Madencilik Tehdidi Yeniden KapıdaAncak, Cengiz Holding ve Eti Bakır A.Ş., bu iptallerin ardından pes etmeyerek, Artvin merkezine bulunan Cerattepe projesi için yeniden başvuru yaptı ve ÇED süreci tekrar başlatıldı.

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan’ın açıklamaları, Artvin halkının bu projeye karşı her zamankinden daha güçlü ve kararlı olduğunu gösteriyor. Karahan, “Cengiz İnşaat ve destekçileri Artvinliye rahat yüzü göstermemeye yeminliler belli ki. Cerattepe projesi tekrar hortlasa da Artvin halkı yaşam mücadelesine öncesinde olduğu gibi şimdi de bir an yavaşlamadan, durmadan devam edecektir. Artvin, madenciliğe ya da çok uluslu sermayeye peşkeş çekilemeyecek kadar değerli bir coğrafyadır. Bugün dünden çok daha güçlü, çok daha kararlıdır Artvin” sözleriyle bu mücadelenin daha da güçleneceğine dikkat çekti.

Karahan, ayrıca projeye karşı olanların sadece doğayı koruma mücadelesi vermediğini, aynı zamanda vatan sevgisiyle hareket ettiklerini belirterek şu ifadeleri kullandı;

 “Siz Veysel Eroğlu’nun alameti farikası 2009/7 Kararnamesine sığınsanız da biz halkız ve sizden çok daha güçlüyüz, çok daha vatanseveriz. Bizde yorulan kimse yok, ama siz nasılsa yenileceksiniz. Haklı olanlar daima kazanır.”

Cerattepe, Artvin’deki doğal yaşam alanları açısından büyük bir öneme sahip. Bölge, nadir bulunan bitki örtüsü ve ormanlarıyla, aynı zamanda yerel halkın yaşam alanlarıyla korunması gereken bir ekosistem olarak biliniyor. Madencilik faaliyetlerinin bu doğal zenginliklere büyük zarar vereceği endişesiyle yıllardır süren mücadele, ülke genelinde çevre ve doğa hakları savunucuları tarafından yakından takip ediliyor.

Artvin’de Geleceğin Mesleği Nedir? Artvin’de Geleceğin Mesleği Nedir?

Cerattepe’de madencilik faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik kararın iptal edilmesi, Artvin’de büyük bir sevinçle karşılanmıştı. Ancak şimdi, yeniden başlatılan ÇED süreci ile bu sevinç kısa sürdü. Artvin halkı ve Yeşil Artvin Derneği, doğa katliamına karşı mücadelesini sürdüreceklerini ve Cerattepe’yi korumak için her türlü hukuki ve demokratik yolu kullanacaklarını bir kez daha ilan ettiler.

Cengiz Holding ve Eti Bakır A.Ş.'nin Cerattepe'deki madencilik faaliyetlerine yeniden başvurarak ÇED sürecini başlatması, Artvin'de doğa mücadelesini yeniden alevlendirdi. Artvin halkı, Yeşil Artvin Derneği önderliğinde doğalarını ve yaşam alanlarını koruma kararlılığını sürdürüyor. Cerattepe’nin kaderi, yalnızca bölge halkının değil, tüm Türkiye’de çevre mücadelesine gönül verenlerin yakından izlediği bir dava olarak önemini koruyor.

Editör: ALİ ERAY ÇELİK