Borçka Devlet Hastanesi, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında diyabet hastalığına dikkat çekmek ve toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla bir etkinlik düzenledi.
Etkinlikte İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşe Karaibrahim ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hasret Geçer Yerlikaya, diyabetin nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşe Karaibrahim, diyabetin vücudun insülini kullanma biçimini etkileyen kronik bir hastalık olduğunu belirterek hastalığın Tip 1, Tip 2 ve gebelik diyabeti (gestasyonel diyabet) olmak üzere üç grupta incelendiğini söyledi. Dr. Karaibrahim, “Tip 1 diyabet genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlar ve insülin eksikliği nedeniyle insülin tedavisi gerektirir. Tip 2 diyabet ise yetişkinlik döneminde görülür ve insülinin yeterince etkili kullanılamadığı bir durumdur. Gebelik diyabeti ise gebelik sürecinde ortaya çıkıp doğum sonrası kaybolabilir” dedi.
Diyabetin erken belirtilerine dikkat çeken Karaibrahim, “Çok su içme, sık idrara çıkma, ağız kuruluğu, kilo kaybı, el ve ayaklarda yanma, yara iyileşmesinde gecikme gibi semptomlar varsa mutlaka kan şekeri testleri yaptırılmalıdır” uyarısında bulundu. Ayrıca, hastalığın kontrolünde diyet ve egzersizin ilaç tedavisi kadar önemli olduğunu vurgulayan Karaibrahim, “Haftada en az 150 dakika tempolu yürüyüş öneriyoruz. Hastalarımızın beslenmelerine dikkat etmeleri, şekerli gıdalardan uzak durmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Diyabetin göz, böbrek, sinir sistemi ve kalp-damar sistemi üzerinde ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini belirten Karaibrahim, “Hastalarımızı 3 ayda bir görerek hem kan şekeri takibini hem de komplikasyonları önlemeye çalışıyoruz. Tedavi mutlaka doktor kontrolünde olmalı, hastalar kendi başlarına ilaç düzenlemesi yapmamalıdır” dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hasret Geçer Yerlikaya ise çocukluk çağı diyabetine dikkat çekerek, özellikle okul öncesi ve okul çağındaki çocuklarda “çok su içme, sık idrara çıkma ve kilo kaybı” belirtilerine karşı ailelerin dikkatli olması gerektiğini söyledi. Yerlikaya, “Erken tanı çok önemli çünkü tanı geciktiğinde çocuklar ağır tabloyla, gelebiliyor. Bu durum hayatı tehdit edici olabilir” dedi.
Yerlikaya, acil servislerde karın ağrısı, kusma ve bilinç değişikliği gibi şikâyetlerle gelen çocuklarda da diyabet olasılığının mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Basit bir parmak ucu kan şekeri ölçümü bile erken tanı koymamızı sağlayabilir” şeklinde konuştu.
Borçka Devlet Hastanesi yetkilileri, etkinliğin amacının diyabet konusunda hem toplumun hem de hastaların bilinç düzeyini artırmak olduğunu belirterek, erken tanının ve düzenli takiplerin diyabetle yaşamda en önemli koruyucu adımlar olduğunu vurguladı.
