Murgul’da yaşayan profesyonel arıcı Hüseyin Çelikarslan, bal sağımının tamamlanmasının ardından arıcılık faaliyetleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Artvin’in Murgul ilçesinde bulunan KokoletVadisinde bal hasadı yapıldı. Murgul’un Akantaş köyü sakinlerinden Hüseyin Çelikarslan, sezon hakkında açıklamalar yaptı. Çelikarslan, bu yıl hava şartlarından kaynaklı olarak kestane balında bulunan kestanede yüzde 50’lik bir düşüş yaşandığını ifade etti.

500’ün üzerinde bitki türünü barındıran Kokolet Vadisi arıcılık sektörü açısından önemli bir nokta olarak dikkat çekiyor. Bal hasadını tamamlayan arıcı Hüseyin Çelikarslan, arılarına ilkbahar bakımını tam yaptığı için beklentisinin üzerinde verim aldığını söyledi. Çelikarslan “Mevsimle alakalı olarak yüzde 100 kestane alamadık.Çünkü kestane çiçeğinin açtığı 20 Haziran ve 10 Temmuz tarihleri arasında havaların yağışlı geçmesinden dolayı kestaneden arı çiçek alamadı. Bu yıl kestane balındaki kestane oranı yüzde 50.Yani bala ismini veren kestane yüzde 100'lük bir kestane balı değil fakat hasat olarak güzel hasat aldık bundan memnunuz” dedi.

Bal fiyatlarında geçen yıla oranla iki kat artış olduğunu kaydeden Çelikarslan, Karakovan peçeli balının500 lira, süzme balın 400 lira ve Ardahan’da elde edilen çiçek balının ise 250 lira olduğunu aktardı.

Fiyat artışlarını arıları beslemek amacıyla kullanılan şekerin fiyatının orantısız arttığına bağlayan Çelikarlsan, “Geçen yıl bal 200 liraydı bu sene 400 lira oldu.Çünkü geçen yıl bir çuval şeker 180-200 liraydı bu yıl oldu bin 500 lira.Hatta balın 800 lira olması gerekiyor ama vatandaşın alım gücü yok. Arı olmazsa yaşam olmaz.Arı döllenmeyi sağlıyor. Bir vadide ne kadar çok arı varsa bir sonraki yıl o kadar çok bal oluyor.Çünkü döllenmeden dolayı çiçekten çiçeğe konduğu için bu çok önemli bir şey.Sağlık açısından balı tercih etmek isteyen insanlar geçen yıl aldığı bal oranıyla bu yıl aldığı bal oranı yarı yarıya düşürdü çünkü alım gücü yok. Bu da insanların sağlığından ödün vermesi demektir” diye konuştu.

Baba mesleğini 60 yıldır devam ettiren Çelikarslan, hasattan elde ettikleri balı Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki alıcılarına gönderdiğini söyleyerek, “Arıcılığımız babadan oğula mirasıdır ben 50 yıldır bu işi yapıyorum 60 yaşındayım 10 yaşından beri bu işle ilgileniyorum.Babamdan beri 80 yıldır bu mesleği devam ettiriyoruz.Biz ballarımızı dostlarımıza veriyoruz marketlere vermiyoruz.Mersin'de Burdur’da, İzmit'te, İstanbul'da, Bursa'da ve Ankara'da özel insanlarımız var bunlar ballarımızı toptan alıyor Kendi çevrelerine dağıtıyorlar.İl bazında da satıyoruz ama genellikle şehir dışına satıyoruz” ifadelerini kullandı.

Sezonun bitmesinin ardından arıların sonbahar bakımının yapılarak kışa hazırlanması gerektiğini vurgulayan Çelikarslan, arıların kışa hazırlanması süreci hakkında da önemli bilgiler verdi.

Çelikarslan, ekim sonun kadar yapılması gereken arı bakımları hakkında şu bilgileri verdi:

“Haftaya arıların sonbahar bakımı kışa hazırlık bakımını yapacağız ilaçlama yapmak zorundayız. Arılar kendi deposundaki balları tüketti kışlık balı stoklaması için balı şekerle harmanlayıp arılara takviye edeceğiz.Örneğin benim en az 5 çuval şeker almam gerekiyor kendi kovanlarıma bahara çıkarmak için.Bunlar önemli ilkbahardaki bakım aracıyı fazla zorlamaz.Çünkü baharın verdiği bir destek vardır sonbahar çok tehlikelidir arıların sönmesi daha fazla risktaşır.Sonbaharda arılar açlıktan dolayı birbirleri ile savaşıyorlar ve birbirlerini söndürüyorlar.Arıcıların çok önemli mücadele vermesi gerekiyor.Sonbaharda arı koloninin içinde zaten azalmıştır. İlkbaharda arı zaten çoğalıyor yaşlısı ölse bile genç arı çoğaldıkça kendini telafi ediyor.Şu anda öyle bir durum yok. Sonbaharda aracı iyi ilaçlama yapacak kovanına kışa hazırlayacak. Ekim sonuna kadar bu 1 aylık süreçte iyi bir bakım yapması gerekiyor.Aracılar birliğine kayıtlı bin 700 arıcı üye var kayıt dışı toplamda 2 bin 500 aracı var. Artvin'de bu aracılarımızın ortak sıkıntıları şu arı besleme konusunda şekerin çok pahalandığını biliyoruz. Geçen yıl bir çuval şeker 180-200 arasındayken bugün bir çuval şeker bin 500 lira oldu. Bugün 50 kovan arası olan bir insan sonbaharda en az 5 çuval şeker alması gerekiyor. Şeker fabrikaları satıldığı zaman biz ayaklandık şeker fabrikaları satılmasın diye fakat satıldı bugün arıcılar can çekişiyor. İlkbaharda arıcılar bakım yaptıramıyor aralarına bakım yaptırılamadığı zaman bal sezonunda arı yetişmediği zaman bu sefer arıdan verim alamıyor.Ayrıca arı ölümlerinde de artış oldu arıları koruyabilmek için ilaçlar alıyoruz. Bu ilaçların faydaları olduğu kadar zararları da var.Arılarımız ölüyor buna devletin bir an önce önlem alması gerekiyor.”

Murgul’da yaşanan orman kıyımlarından dolayı kestane balının giderek azaldığını ve bu gidişle birkaç yıl sonra arıların bal yapabileceği bir ortamın kalmayacağına değinen Çelikarslan, denetimsiz ağaç kesimlerinin olduğunu belirtti.

Kokolet vadisinin cennet vatanın cennet vadisi olduğunu sözlerine ekleyen Çelikarslan, kestane balının ana vatanının Artvin olduğuna işaret ederek,“Son zamanlarda maden ocaklarının açılmasıyla orman kesimlerinde artış oldu. Bu kesimlerden dolayı da kestane ağaçları bitme noktasına geldi. Geçmişte Kokolet Vadisinde bir kovan 30-35 kilogram bal veriyordu gelinen noktada bir kovan 15 kilogram bal veriyor. Sebebi de bu ormanların talan edilmesidir. Özellikle kestane ve ıhlamur ağaçlarının kesiminden kaynaklanıyor. Orman gülü bitkisi vardı bundan 20 yıl öncesinde bu durduruldu. Orman gülü arıların gelişmesini sağlayan hatta orman gibi balının tansiyon hastalarına çok iyi geldiği söyleniyor.Nasıl kestane balının mide ağrılarına bağırsak enfeksiyonlarına çok iyi geldiği söyleniyor ise orman gölü de tansiyon ile alakalı bir faydası olduğu söyleniyor. OrmanBölge Müdürlüğü orman kesimlerini durdurmadığı müddetçe birkaç yıl sonra Artvin'de kestane balı olmayacak hatta aracılık olmayacak.İlkbaharda şuruplama denen o sezonda mart nisan ayında arılara bakım yapamamaktan kaynaklı bir eksiklik oluyor.Ormanlarımız varken şekere o kadar ihtiyaç yoktu ormanlar bittikçe daha çok şeker tüketilmeye başladı çünkü arı kendini besleyemiyor ilkbaharda örneğin arı yemiş çiçeğinde çok iyi beslenme yapabiliyor. Bu ağaçların kesildiği zaman arının gelişme sezonu olan mart nisan ayında oluşan çiçek ortadan yok oldu.Bu sefer şekerle beslenmek zorunda kaldık çünkü bal sezonunu arı yetiştirmemiz gerekiyor. Hasat dönemine arıyı yetiştiremezsen bal alamazsın ormanlarımız olsaydı bizim şeker almaya ihtiyacımız olmayacaktı ara tamamen doğal beslenecek ve hiçbir şekilde hastalık da olmayacak” şeklinde konuştu.

 

Editör: TE Bilisim