Eğitim Emekçileri: “Meslek İtibarımız, Haklarımız ve Geleceğimiz İçin Eğitim Emekçileri Olarak Bugün İş Bırakıyoruz!”

Artvin’de Eğitim-Sen ve Eğitim-İş sendikasına kayıtlı öğretmenler Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı çıkmak ve eğitimde yaşanan sorunlara dikkat çekmek amacıyla iş bırakma eylemi gerçekleştirdiler.

Türkiye genelinde 14 eğitim sendikasının“Öğretmenlik Meslek Kanunu ve kariyer basamakları sınavı iptal edilsin!" talebiyle ortak iş bırakma eylemi yapmasına Artvin’den de destek geldi. Kentte temsilciliği bulunan Eğitim-Sen ve Eğitim-İş eyleme destek vererek dün sendika üyesi öğretmenler iş bıraktı.

Halitpaşa Meydanında yapılan ortak basın açıklamasında konuşan Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş,

“Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesine yönelik yoğun tepkilere rağmen, MEB ısrarla somut bir adım atmamaktadır” dedi.

Sendikalar öğretmenliğin saygınlığını daha da düşürmesine sessiz kalamaz

“Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaşlarla çalışmak zorunda kalan başka bir meslek grubu yoktur. Öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de eklenmek istenmektedir” diyen Gümüş,Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunları Milli Eğitim Bakanlığı’nın gündeminde olmadığına vurgu yaparak, “Yıllardır ekonomik, sosyal ve özlük haklarımıza ve geleceğimize yönelik taleplerimiz görmezden gelinmekte, insanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz yok sayılmaktadır.

Öğretmenlerin mesleki birikimini ve niteliğini yok sayan kariyer basamakları uygulamasının öğretmenlik mesleğinin saygınlığını daha da düşürmesine karşı hiçbir eğitim emekçisinin, eğitim alanında örgütlü hiçbir sendikanın sessiz ve tepkisiz kalması beklenemez. Eğitim Sen kanun tasarısının konuşulmaya başladığı ilk günden bu yana öğretmenlerin ortaklaşa mücadele etmesinin gereğine inanmış, basın açıklamaları, imza kampanyaları, mitingler düzenlenmiş ve bu amaçla her türlü girişimde bulunmuş, tüm eğitim sendikalarına gerekli çağrıları yapmış, birlikte mücadele etme adına her türlü fedakârlığı ortaya koymuştur. Girişimlerimiz ve öğretmenlerin meslek onuru için ortaya koyduğumuz bu çaba sonuç vermişve 14 Ekim tarihinde eğitim alanında örgütlü ve mücadeleden yana olan sendikalar bir araya gelmiş ve ortak talepler belirlenmiştir” diye konuştu.

Gümüş sendikanın taleplerini şu şekilde sıraladı:

“19 Kasım tarihinde gerçekleşecek kariyer sınavının derhal iptal edilmesi. Eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneğinin ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmesi. Tüm eğitim çalışanlarına yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışı sağlanmasına ilişkin düzenleme yapılması. Kamuda mülakat uygulamasına son verilmesi. Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım yapılmaksızın; giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılması ve aile çocuk yardımı tutarlarının iyileştirilmesi. Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmesi. Öğrencilerin en temel hakkı olan eğitim, barınma ve beslenme haklarının, sosyal devlet anlayışıyla devlet güvencesine alınması ve kamusal eğitim sağlanması.”

Bakan ÖMK’da Bildiğini Okuyor

Talepler karşılanmadığı için iş bırakma eylemi gerçekleştirdiklarine değinen Gümüş açıklamasıbda şu ifadelere yer verdi: “Bu talepler ve uyarılara rağmen bir düzenleme yapılmaması halinde 2 Kasım 2022 tarihinde bir günlük iş bırakma eylemi yapılması karara bağlanmıştır. Taleplerimiz sadece ortak metne imza atan eğitim sendikalarının değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerinin talepleridir.

Bugüne dek görmekteyiz ki Milli Eğitim Bakanlığı eğitim alanında örgütlü sendikaların sesini duymamakta ısrar etmekte, bugüne kadar her konuda olduğu gibi, Öğretmenlik Meslek Kanunu konusunda da bildiğini okumayı sürdürmektedir.

Öğretmenlerin temel haklarını, ekonomik taleplerini ve iş güvencesi başta olmak üzere sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. Ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim emekçisinin mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi ve nitelikli bir eğitim verebilmesi mümkün değildir. Eğitim emekçilerinin günümüz koşullarındaki acil ihtiyacı kariyer değil, insanca yaşayacak ücret, sağlıklı çalışma koşulları ve güvenli gelecektir.Mücadelemize katkıları eşsiz olan, demokratik eğitim hareketinin önderlerinden Fakir Baykurt’un dediği gibi “Öğretmen el açmaz, öğretmen yalvarmaz, öğretmen boyun eğmez; öğretmen ders verir! “ Bugün verdiğimiz ders bizi hiçe sayan, taleplerimize kulak tıkayanlara birlikteyiz ve buradayız dememizdir! Halkın öğretmenleri, mücadele tarihinin hiçbir safhasında bir keyfiyet sonucu ya da dar grupların çıkarları doğrultusunda iş bırakma eylemi kararı almamıştır. Bizi “eylemmatik” olarak tanımlayanlara cevabımız şudur ki bizleri iş bırakmaya sizler zorladınız, sizler mecbur bıraktınız! Yaşanan bir mağduriyet varsa, öğretmenler alanlarda sesini yükseltmek zorunda bırakıldıysa bunun sorumlusu sizlersiniz!

100 Geleneksel Çocuk Oyununun Videoları EBA'da 100 Geleneksel Çocuk Oyununun Videoları EBA'da

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu cumhuriyete, onun kurucu değerlerine, kamusal, bilimsel, laik ve demokratik eğitim mücadelesine inanlar bugün direnişi büyütüyor. Ve tekrar ediyoruz ki bu eğitim emekçilerinin bir uyarısıdır ve taleplerimiz karşılanana kadar da birlikte mücadeleye kararlılıkla devam edeceğiz.

Bizler, kariyer basamakları sınavının iptali, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yeniden düzenlenmesi, yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret artışı, güvenceli iş, kamusal ve demokratik eğitim mücadelesini sürdürmeye kesintisiz bir iradeyle devam edecektir.”

Ayla ALKAN

Editör: TE Bilisim