Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve asrın felaketi olarak nitelendirilen 7.7 şiddetindeki depremler nedeniyle ağır yıkımın yaşandığı illerden olan Malatya ve Hatay’daki arama kurtarma çalışmalarına katılan Hopa Arama Kurtarma(HOPAK) ekibi Artvin’e döndü.
Kahramanmaraş’ta 6 Şubatta meydana gelen iki büyük depremin ardından arama kurtarma çalışmaları için felaketin ilk gününden beri sahada olan HOPAK ekibi Malatya’da onlarca can kurtardı.
12 gün boyunca fedakârca yaptıkları çalışmaların ardından Hopa’ya dönen ekip Cumhuriyet meydanında ilçe protokolü ve vatandaşlar tarafından alkışlarla karşılandı.
Göz yaşları ve hüznün hakim olduğu karşılamada HOPAK ekibine sahada gösterdikleri üstün başarılarından dolayı plaket verildi.
Karşılama programında konuşma yapan Hopa Belediye Başkanı Taner Ekmekçi, arama kurtarma faaliyetlerinde ve koordinasyon merkezinde aktif çalışan gönüllülere teşekkür etti.
Hopa’nın ilk günden beri afetten etkilenen illere geciktirmeden yardım elini uzattığınıvurgulayan Ekmekçi, ilçe halkına da teşekkür etti.
“Bu zor günleri bu birlik ve beraberliğimizle aşacağız”
Ekmekçi yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Türkiye'nin 10 kentinde büyük yıkım yaratan, binlerce insanın hayatını kaybettiği iki deprem hepimizi derinden üzmüştür.Türkiye, coğrafi yapısı ve iklim özelliklerinden dolayı, doğal afetlere maruz kalan ülkedir. Fakat bunu kadere bağlamak bilimi yok saymaktır.Alınması gereken tedbirlerin alınmaması bilime kulak verilmemesi can kayıplarımızı arttırmıştır. Üzüntümüzü anlatacak cümleler kurarken hep eksik kaldığını hissediyorum.Çünkü bu depremin yarattığı etki sadece 10 ilimizi değil 81 ilimizin tamamını derinden etkilemiştir. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah tan rahmet,yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar dilerim. Çok zor günler geçiriyoruz kilometre olarak uzak olsak da kalplerimiz ve yardım elimiz deprem bölgemizde. Binlerce canımızı yitirdiğimiz depremin ardından başlattığımız yardım kampanyamıza güç veren STK’larımız ve Hopa halkımızla deprem bölgesine yardım malzemesi ulaştırdık.Yardım paketi getiren getirilen malzemelerin ayrımını ve paketlemesin yapan ve yardım aracını el birliği ile yükleyen gençlerimize, kadınlarımıza STK’larımıza, duyarlı iş insanlarımızanakliye firmalarımıza, Hopa halkına en içten duygularımla teşekkür ediyorum. Depremin en kritik saatlerinde bölgeye ulaşan,vatandaşlarımıza umut olan birçok hayatın kurtulmasında etkin rol üstlenenHOPAK ekibine hoş geldiniz dergöstermiş oldukları özverili çalışmalarından dolayı teşekkürlerimi sunarım.Sizin gibi başarılı bir ekibin oluşumun da katkısı olan herkese ayrıca teşekkür ederim.Ülkemizin içinde olduğu bu zor günleribu birlik ve beraberliğimizle aşacağız.”
Karşılama programına katılan Kemalpaşa Belediye Başkanı Ergül Akçiçek, yatay kentleşme ve sağlam yapılaşma vurgusu yaparak, belediyelerin üzerine düşen görevi yapması gerektiğini ve vatandaşların da bilinçli olması gerektiğini belirtti.
HOPAK ekibine teşekkür eden Akçiçek yaptığı konuşmada, “Uğurda canlarını feda ederek bölgemizi temsilen, Artvin'imizi temsilen Hopa’mızı ve Kemalpaşa’mızı temsilen giden emek veren arkadaşlarımıza HOPAK ekibine canı gönülden teşekkür ediyorum” dedi.
Artvin’den fay hattı geçmediğini ancak komu ülkede yaşanan en ufak sallantıda Türkiye’nin de hissettiğini ifade eden Akçiçek, “Burada sadece biz bireyler olarak deprem eğitimini ve zor şartlarda başımıza bir hal geldiğinde değil, hep birlikte yaptığımız inşaatlarla katlarla değil daha sağlam binalar ile yapmakta olan ve denetimli olan sadece biz yöneticiler belediyelere değil kendi imkanlarımıza kendi düşüncelerimizi takip etmek ve zorundayız. Yakın zamanda Batum’da bir deprem meydana geldi. Hopa ve Kemalpaşa'da sallandı örneğin. Deprem bölgeleri görünüyor haritalarda gösteriliyor Artvin’de fay hattı yok. Fakat deprem olmaz bir şey yok.Dün Diyarbakır'da Malatya'da oldu gün gelir devran döner bu bizim başımıza da gelebilir. Bununla birlikte yaşayacağız. Biz hep birlikte bireyler olarak herkes kendi görevini yapacak. Kendi inşaatını, kendi demirine, kendi çimentosunu yaparken onun hesabını ve kitabını iyi yapacak. Maraş'ta, Malatya'da, Gaziantep'te vefat eden insanlara Allah'tan rahmet diliyorum yaralılara acil şifalar diliyorum.Milletimize Artvin’imize bütün ülkemize ve dünyamıza bir daha böyle bir acı bir daha böyle bir zulüm bir daha böyle bir felaket yaşatmamasını diliyorum” şeklinde konuştu.
Hopa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Demircioğlu, yaptığı konuşmada derneğe gönüllü olarak katılmak isteyen insanların sayısında artış yaşandığını belirterek, “Sivil toplum kuruluşu başkanlarımız ile birlikte geçen hafta yaptığımız toplantı sonucunda bu ekibi sayısal olarak genişletmek eğitimlerini verdirmek arkasından da eksik kalan ekip ekipman araç gereç ihtiyaçları ne varsa onları da tedarik etmek biz iş dünyasına düşer dedi ve aldığımız ortak karar doğrultusunda hem başkanımız Gökhan Bey ile hem de ekip başı olan Emir arkadaşımız ile birlikte bu istişareleri yapıp bizlerde sizler huzurunda ne eksikleri varsa gidermek için hepsinin sözünü burada veriyoruz. Bu saatten sonra daha güçlü bir HOPAK olması için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
HOPAK Kurucu Başkanı Gökhan Bıyıklı ise programda yaptığı konuşmada, “Bugüne kadar sayısız kurtarma ve arama etkinliği başarıyla gerçekleştirdik aynı zamanda 2020 yılında Türkiye çapında yapılan şehir ödülleri kapsamında ülkenin en iyi örgütleme dalında birinci olduk ve gün geldi 6 Şubat 2023 günü sabahın erken saatlerinde deprem haberi ile uyandık akredite bir örgüt olduğumuz için AFAD'ınkoordinasyonunda acilen ilk görev yerimiz Malatya'ya intikal ettik. Acıya hüznüne mucizelere şahit olduk. 12 gün boyunca aç susuz uykusuz ama bir o kadar azimle dokunduk hayatlara biz gerek enkaz alanında gerekse uzaktan Lojistik manevi maddi dayanışma içerisinde bir ve bütün birYapıya sahibiz deprem sonrası halkımızın tüm kesimlerinden birçok destek gördük yardımlarından ötürü öncelikle her zaman bünyesinde olduğumuz Hopa TSO’ya, Hopa ve Kemalpaşa'nın tüm STK’larına gerek ilçemizde gerekse gurbette faaliyet gösteren bölgemiz iş insanlarına bireysel olarak kendi bütçesinden yardımını esirgemeyen halkımıza binlerce teşekkür ediyoruz.Ülkemizin bu büyük felaketi üstün sağduyu yardımlaşma ve birlik kavramıyla atlatacağına olan inancımla tekrardan ulusumuza başsağlığı diliyor huzurlarınıza saygıyla ayrılıyorum” ifadelerini kullandı.
Depremin olduğu günden beri önce Malatya’da sonra Hatay’da görev yapan HOPAK operasyon şefi Emin Üçüncü, arama kurtarma çalışmaları sırasında yaşadıklarından bahsetti.
Üçüncü psikolojik ve fiziksel olarak ağır şartlarda çalıştıklarını belirtti.
Arama kurtarma çalışmalarında dikkatini çeken en önemli hususun yaşamların genellikle apartman boşluklarında, kapı kenarlarında veya koridorlarda yitirildiğine vurgu yapan Üçüncü, ülkemizde deprem bilincinin net olarak aşılanmadığını kaydetti.
Üçüncü yaptığı konuşmada sözlerine şunları ekledi: “ulaştığımız insanların yüzde 95’ini apartman boşluklarında bulduk. Çelik kapıların, önünde ya da koridorda bulduk. Sarsıntı anında herkes oradan koşarak binayı terk etmeye çalışmış. Bu da deprem bilinci konusunda çok zayıf olduğumuzu gösteriyor. Oysa mutfakta, yatak odasında, banyoda o kadar müsait yaşam alanları vardı ki yaşam alanının oluşacağı. Deprem bilinci biraz daha aşılanmış olsa inanın bugün bu sayı belki 10 bin ile sınırlanabilirdi. Depreme çok daha bilinçli yakalanmış olsaydık keşke. Herkes binayı terk etmeye çalışmış. Bunu fark edince arama kurtarma çalışmalarını o yönde geliştirdik ve nokta atışı yaparak kişilere ulaştık. Evler öyle yıkılmış ki evin birinci katından giriyorsunuz beş metre sonra binanın üçüncü katı çıkıyor karşınıza. Evin altında manav var manavın malzemelerini evin dördüncü katında buluyoruz. Öyle bir deprem olmuş. Anlatılmaz. Bambaşka şeylerle karşılaştık. Mimar arkadaşımız gerekli incelemeleri yaparak arama çalışmalarımız kolaylaştı. Ekipman ve donanım olarak eksik değildik ama orada en iyi iş makinesi sizde de olsa bazı binalara onlarla müdahale edemiyorduk. İğneyle kuyu kazarak iniyorduk. Binaların tamamı 30 yaşın üzerindeydi ve hilti ile kırmamız gereken binanın kirişini çapa ile kırdık. Korkunç bir manzara vardı. Çok dayanıksızdı. Müdahale edilemeyen enkazlar var. Bunun sebebi şu yandaki bina devrildi devrilecek. Orada bir kaza zede var ama oraya 15 kişiyi sokup canlarını tehlikeye atamazsınız. Görevimizi layıkıyla tamamladığımızı düşünüyorum. Keşke bir cana daha dokunabilseydik.”
Hatice Diler
