Kurak geçen kış aylarının ardından aniden bastıran kar ve sağanak kayaç ve topraklarda ayrışmaya neden oldu.

Artvin’de bir hafta içerisinde farklı noktalarda irili ufaklı 10’dan fazla kaya düşmesi ve toprak kayması yaşandı.

Uzmanlar heyelanların depremden kaynaklı olmadığını ifade ederek, en büyük etkenin eğimli arazi ve kurak gecen havalardan sonra gelen yoğun yağan kar ve yağmur sularından kaynaklı olduğu belirttiler. Ayrıca bölgede yapılan barajlar nedeniyle karayolunun üst kotlara çıkartılması, engebeli arazide kayaların sıcak ve soğuk etkileşimi sonucunda hareket etmesinden kaynaklandığını belirttiler. 

Yaşanan bu heyelanların sebeplerini açıklayan Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Havza Yönetimi Anabilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Tüfekçioğlu, artan heyelanların nedeninin kurak geçen ayların ardından yağan kar ve yağmurdan kaynaklı olduğunu söyledi.

Heyelanları Artvin’de de hissedilen depremlerin tetiklemiş olma ihtimalini de değerlendiren Tüfekçioğlu, “Deprem küçük de olsa belli oranda risk altındaki kayacı harekete tetikleyebilir. Bu deprem anından da olabilir, deprem sonrasında da dolaylı olarak buna sebebiyet verebilir. Kayacın belli bir kısmı kopmuşsa belki kayacın kendi içerisinde parçalanma sürecinde deprem kısmi olarak rol oynamış olabilir. Araştırılması yapılarak bilimsel olarak ortaya konması gerekiyor. Bunu çok net bir şekilde söyleyemeyiz ama etki etmiştir diye bir düşüncem var.” dedi.

Doç. Dr. Tüfekçioğlu, erozyonla ilgili çalışmalar gerçekleştirdiğini ifade ederek, yamaçtan kopan kayaların bir erozyon çeşidi olduğunu söyledi.

“Heyelanlar birkaç faktörde rol oynuyor.” diyen Tüfekçioğlu, özelikle iklim faktörünün burada en önemli faktörlerden birisi olduğunu belirtti.

Tüfekçioğlu yaptığı açıklamasında şunları dile getirdi, “Yöremizde karların erimesi ve aşırı yağmurun yağması ciddi şekilde yamaç erozyonunu tetikliyor. Yamaç erozyonunun farklı alt başlıkları da var. Moloz akmaları oluyor. Fazla su ve kar yağışı bu kayaçların parçalanmasına ve harekete geçmesine sebebiyet veriyor. Burada özellikle suyun kayaç içerisinde donması ve erimesi aynı şekilde gündüz ve gece sıcaklık farkından dolayı kayacın bir tarafının ısınması ve soğuması parçalanmaya ve suyun arasına girip çözülmesine neden olabiliyor. Tüm bunlar bu süreci hızlandırıp kayacın düşmesine sebebiyet verebiliyor.”

Yağışın ani ve şiddetli oluşu beraberinde topraktaki bir takım prosesler yani toprak içine işleyişi büyük rol oynuyor. Bölgeye 8 günde 100 milimetreden fazla kar ve yağmur yağdı. Burada heyelanlara sık sık yaşıyoruz çünkü burası oldukça eğimli bir bölge. Yolarımız özelikle barajlardan dolayı bir üst kotlara çekilmiş dolayısıyla çok fazla eğimli alanlardan bu yollara getiriyoruz tünellere dokuyoruz. Dolayısıyla çok eğimli olması, bu son 8 gün içerisinde 100 milimetreden fazla gerçekleşen, bunun 70 santimetresi kar olarak gelmiş ve daha öncesinden kurak bir dönemden bahsediyoruz. Bu faktörler bir araya geldiği için artık bu riskli olan bölgede kayaçların hareketi kaçınılmaz oluyor.”

“Suyun kayaçlar içerisinde donması ve çözülmesi”

Kayaçların arasından geçen suyun aşındırma yaptığını ve kopmalara sebebiyet verdiğini kaydeden Tüfekçioğlu, “Bu kayaçların hareketine geçmesinde özelikle neler etkin oluyor, suyun kayaç içerisinde donması ve çözülmesi bu kayacın ayrışmasına sebebiyet verebiliyor. Eğimli alanlarda bu risk her zaman var. Güvenli alanlarda buralarında teknik ekipler tarafından gezilerek envanter oluşturulması varsa risk altında taş kaya varsa bunun kontrollü bir şekilde alandan uzaklaştırılması lazım” diye konuştu.

“Tünel giriş çıkışları risk taşıyor”

Artvin’de sayısı fazla olan tünellerin giriş ve çıkışlarının risk oluşturduğunu dile getiren Tüfekçioğlu, “Vatandaşlarımızın şunu unutmaması lazım. Özellikle böyle kurak dönemlerden sonra gelen kar yağışı ve yağmurlarla birlikte havalar da ısınınca çok fazla zorda kalmadıkları sürece seyahat çıkmamalarını öneriyorum. Bide şuna dikkat etmekte fayda var tünellerin giriş ve çıkışları fazla risk oluşturuyor olduğunu görüyoruz. Bir alanda materyalin oturduğu zemin var, tünelin hemen çıkışında öyle bir zemin yok. Ne kadar kontörlü yapılsa da buralardan materyal gelme riski fazla. Onun için sürücülerde özellikle giriş çıkışlara fazla dikkat etmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“En ufak bir heyelanda sürücülerin kesinlikle durmamaları gerekiyor”

Sürücülerin direksiyon başında dikkatli olması gerektiği konusunda uyaran Tüfekçioğlu, kayaç düşmesi sırasında yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Yani küçük bir materyalin geldiğini görüyorsalar hemen alandan hızlı bir şekilde uzaklaşmaları gerekiyor ileri yada geri neresi müsaitse kesinlikle durmamaları gerekiyor. Hızlı bir şekilde ilerlemeleri gerekiyor.

Kayaçların düşmesi, kopmaları eğimli bir alanda denge bozulduysa kayaç harekete geçecek. Uzakta yaşanan bir deprem burada olmadıysa etki etmez, ama burada son zamanlarda küçük ölçeklerde de olsa yaşandı. Bu küçük depremler yamaçlardaki kayacı tetikleyebilir. Bu deprem esnasından olabilir deprem sonrasından da dolayı bir şekilde olabilir bunu bilemeyiz. Oda diğer bir faktörlerin içinde küçük bir orandır. Hangi oranda olaya etki etmişti onu bilmek zor.”

Hatice Diler

Muhabir: TE Bilisim