Ardanuç’un eski Belediye Başkanı Yıldırım Demir, Türkiye siyasetindeki güncel tartışmalara ve yerel yönetimlerdeki uygulamalara dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Demir, özellikle muhalefet belediyelerinin kaynak kullanımındaki kısıtlılıklar ve iktidar mensubu belediyelere sağlanan avantajlara dikkat çekti.

Demir, konuşmasına 19 Mart süreci üzerinden başlayarak muhalefet belediyelerinin karşılaştığı güçlükleri değerlendirdi. Demir şu ifadeleri kullandı:

“İktidar milletvekilimiz, CHP’li belediyelerin yeterince hizmet edemediklerini, üretken olamadıklarını söyledi. Sayın Cumhurbaşkanımızı da silkeleyin dedi. Ben de bir eski belediyeci olarak şunu söylüyorum; muhalefet belediyeleri tek bir kaynaktan besleniyor, o da iller bankası. Toplanan vergiler, nüfus ve çeşitli kriterlerle belediyelere aktarılıyor. Muhalefet belediyeleri bu payın ancak yarısını alabiliyor, örneğin 10 lira hakkı varsa 5 lirasını alıyor. Ama iktidar partisinin belediyeleri, iller bankası payının tamamını ya da tamamına yakınını alıyor. Bunun yanında Çevre Şehircilik Bakanlığı’ndan, Kültür Bakanlığı’ndan, Hazine’den ve diğer kaynaklardan ek destekler sağlanıyor. Bizim payımızı 10 liranın dışında belki 10, 20, 30 lira daha ilave kaynaklar olarak alıyorlar” dedi.

Eski başkan, Ardanuç, Şavşat ve Arhavi’de iktidar partisinden belediye başkanlarının SGK, emekli sandığı ve maliye ödemelerinde eksiklikler olduğuna dikkat çekerek, “İktidara 20 yıl belediye başkanlığı yapmış bir kişi olarak soruyorum: Bu belediye başkanları 2024 Mart ayından beri bir kuruş yatırmışlar mı? Ben bunu bilmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partili belediyelere beceriksiz, yeteneksiz diyenler kendi yeteneklerini ve becerilerini göstersinler. Hiçbiri 1 lira yatırmamıştır” ifadelerini kullandı.

Yıldırım Demir, iktidarın muhalefet belediyelerine uyguladığı baskıları da eleştirdi. Demir şu ifadeleri kullandı:

“Ne Gelen Var Ne de Destek Veren”
“Ne Gelen Var Ne de Destek Veren”
İçeriği Görüntüle

“Muhalefet belediyelerinin bacağına kum torbası bağlayacaksınız, iktidar onları silkeleyecek, sonra koş diyeceksiniz. Ama koşarken Ekrem İmamoğlu’na yetişemeyeceksiniz, adamı hapse atacaksınız. İşte durumu böyle özetliyorum” dedi.

Eski başkan, Ekrem İmamoğlu’nun geçmişteki yargı süreçlerini de hatırlatarak, günümüzde yargılanan belediye başkanları ile geçmişte benzer suçlardan yargılanan İmamoğlu arasında fark olmadığını savundu. Demir, “İmamoğlu, belediye başkanlığı döneminde şiir okuduğu için de yargılandı, ama Rahşan affı ile ceza almaktan kurtuldu. Bugün yargılananlar ile dün yargılananlar arasında fark yok. Benim şahsi öngörüm, bu durum İmamoğlu’nun Türkiye siyasetinde en az 15-20 yıl cumhurbaşkanlığı yapacağının en büyük emaresidir” dedi.

Demir, Türkiye’deki muhalefet kesimlerinin bir araya gelmesinin önemine de dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’de rejime karşı bir devrim bitmek üzere. İktidar, kendine muhalif olan her şeyi ele geçirmiş durumda. Yargısından askerine, polisine her şeyi kontrol ediyor. Muhalif kesimlerin bir araya gelmesi zorunlu. Biz burada biraz naz toz ediyoruz, oysa bir araya gelmek zorundayız. İktidar, mesela Abdullah Gül’e bile ters bir şey söyleyince tahammül göstermiyor, en ufak anlaşmazlıkta suçlamalarla karşı karşıya kalıyor. Onların gözünde biz, farklı örgütlerden olsak da aynı kategorideyiz. Biz de birbirimizi aynı eksende görmeli ve birlikte iktidara karşı mücadelemizi sürdürmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Yıldırım Demir, sözlerini şöyle tamamladı: “Korkmadan, yılmadan hareket etmeliyiz çünkü iktidarın elinde çok argüman kalmadı. Onlar sertse biz de sert olacağız, başka çaremiz yok.”

Demir’in açıklamaları, Artvin özelinde muhalefet ve iktidar arasındaki yerel yönetim farklılıklarını, kaynak dağılımını ve Türkiye siyasetindeki uzun vadeli mücadele perspektifini gözler önüne serdi

Muhabir: Ali Eray ÇELİK