Diyetisyen Tekin, Demir mineralinin en önemli görevlerinden biri, vücutta oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin yapımı olduğunu ifade etti. Vücutta yeterli demir minerali olmadığında ise; “Vücut kan hücresi üretmekte zorlanır ve organlar gerekli oksijeni alamazlar” dedi.

Demirin bir diğer önemli görevinin ise bağışıklık sistemine ve hücre bölünmesine katkıda bulması olduğunu kaydeden Diyetisyen Tekin, “Bu nedenle demir alımı hayatımızın her döneminde cinsiyet, yaş fark etmeksizin alınmalıdır. Vücudumuz demir mineralini kendisi üretmediğinden bizler bu minerali besin yoluyla veya dışarıdan ek takviye gıda olarak almamız gerekir” dedi.

Metabolik fonksiyonlarından bahseden Diyetisyen Tekin, “Solunumda oksijen ve karbondioksitin taşınmasını sağlar. Bağışıklık yanıtta rol alır. Demir içeren bazı proteinlerin enfeksiyonlara karşı koruyucu etkisi vardır. Demir yetersizliğinde; T-lenfosit sayısı, doğal öldürücü hücre aktivitesi azalır. Nötrofiller daha az aktif hale gelir. Demir fazlalığında demire gereksinmesi olan bakterilerin artması sonucu enfeksiyon riski de artar. Bilişsel performans için gereklidir” diye anlattı.

Demir Anemisinin Nedenlerinden de söz eden Diyetisyen Tekin, şunları söyledi:

“Beslenme Kaynaklı: Malnütrisyon ve demirin yetersiz tüketilmesi demir eksikliği anemisine yol açan etmenlerdir. Demirden zengin besinlerin tüketilmemesi veya demirden zengin besinlerin yanlış besinler ile tüketilmesi yetersiz Fe alımının nedenleridir.

Beslenme Dışında: Ülser, menstrüasyon, ameliyat, aspirin kullanımı vb. nedeniyle kan

kaybı, Sağlık ve temizlik kurallarına uyulmaması sonucu paraziter enfeksiyonlar, Alüminyum içeren antasit ve katkı kullanılması sonucunda demir yetersizliği anemisi görülebilir.

Fazlası: Demirin fazla alınması toksik etkide bulunur.

Gelin damat düğünlerine dolmuşla gitti Gelin damat düğünlerine dolmuşla gitti

Vücudun çeşitli dokularında çok fazla Fe birikmesi karaciğer sirozu, pankreas bozuklukları, cinsel problemle ve hormonal bozukluklara neden olabilmektedir. Gerekli olmadıkça Fe suplementasyonu yapılmamalıdır.

Kaynakları: En iyi kaynak etlerdir. Kırmızı etlerin Fe içeriği beyaz etlere göre daha yüksektir. Organ etleri, yumurta, tüm saflaştırılmış tahıllar, kuru baklagiller, yağlı tohumlar, koyu eşil yapraklı sebzeler ve kuru meyveler Fe’nin kaynaklarıdır.

C vitamini ve Demir Emilimi: Demir emilimini kolaylaştıran ipuçlarından yararlanarak demir mineralinden elde ettiğiniz faydaları en yüksek düzeye çıkarabilirsiniz. Demir emilimini kolaylaştıran bazı besin gruplarından destek alarak vücut sistemlerinin işleyişine olumlu katkılarda bulunabilirsiniz. C vitamini bu açıdan oldukça yararlıdır. Demir bakımından zengin besin gruplarını C vitamini içeren besinlerle birlikte tükettiğinizde demir emilimi daha fazla olur. Limon ve portakal suyu gibi narenciye sularında doğal olarak bulunan C vitamini, demirin sindirim sistemi tarafından daha kolay emilmesini sağlar.”

Vücut için önemli bir mineral olan demirin hangi besinlerde ne kadar bulduğunu anlatan Diyetisyen Tekin, şöyle söyledi:

“Karaciğer (100 gramda 8-10 mg), Kırmızı et (100 gramda 2-2.5 mg), Kümes hayvanları (100 gramda 1-1.2 mg) Yeşil yapraklı sebzeler (100 gramda 2.7 mg), Balık (100 gramda 1.7-2 mg), Yumurta, Pekmez, Baklagiller, Kuruyemişler vb.”

Ayşe ÖZDER

Editör: AYŞE ÖZDER