Artvin 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi’nde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Türkiye’de yaşayan kadınlara yönelik şiddete, tacavüze ve kadın cinayetlerine dikkat çekmek için program ve sergi düzenledi.

2022'de en az 327 kadın ve 39 çocuk öldürüldüğü 32 kadına tecavüz edildiği, 156 kadının tacize 238 çocuğun istismara uğradığı 793 kadını yaralandığı kayıt altına alındığı basına yansıyan haberler arasındadır. Artvin 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi öğrencileri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Türkiye’de yaşayan kadınlara yönelik şiddete, tacavüze ve kadın cinayetlerine dikkat çekmek için program ve sergi düzenledi. Programın ardından 12’inci sınıf öğrencisi Zeliha Çay’ın hazırladığı serginin açılışını yapıldı. Düzenlenen programa Artvin Milli Eğitim Müdürü Recep Kaya ve çok sayıda öğrenci ve veli katıldı.

Gerçekleştirilen programda 8 Mart’tın tarihçesini anlatıldı. Yapılan konuşmada şu ifadeler kullanıldı;

“İnsan haklarının aslında kadın-erkek bütün bireyleri kapsaması gerekir. Eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkı diyebileceğimiz ve doğarken sahip olduğumuz bu temel haklar, ömrümüz boyunca kesintisiz olarak sürer, vazgeçilemez ve hiçbir durumda değiştirilemez. Haklarımızı koruma altına alan hukuk sistemine göre herkes cinsiyet, ırk, renk, din, dil, yaş, uyruk ya da toplumsal köken, düşünce farkı, mülkiyet gibi farklara bakılmaksızın yasalar önünde eşittir. Ancak yasaların zaman zaman gerektiği gibi uygulanmadığı ve haklarımızın yeterince korunmadığı da bir gerçektır. Yasalar bazen kadınlar gibi erkeklerin haklarını da korumayabilir. Ne var ki, kadınların hakları ihlal edildiğinde, bu durum çoğu zaman kadınlar sırf kadın olduğu için gerçekleşir. Örneğin aile içi şiddet veya töre cinayeti dendiğinde, şiddete maruz kalan veya öldürülen kişinin erkek olduğunu kimse düşünmez. Veya "eşit işe eşit ücret" talebi dile getirildiğinde, eşit işe eşit ücret almayanın kadın olduğu açıktır. Cinsel/bedensel şiddeti meşrulaştırmak için erkeklerin değil, kadınların giyimi ve/veya geç saatte sokakta olduğu konu edilir. Okullaşma kampanyaları "Bütün Çocuklar Okula!" değil, "Haydi Kızlar Okula!" sloganıyla yapılır. "Erken/zorla evlendirme" dendiğinde kimsenin aklına yaşlı bir kadınla evlendirilen bir oğlan çocuğu gelmez. İşte bunlar ve bunlara benzer pek çok ayrımcılığa dayalı uygulama yüzünden, "kadının insan hakları" kavramına ihtiyaç duyuyoruz. Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ya da bir diğer adıyla Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Kadın hakları dünyanın dört bir yanında büyük etkinliklerle gündeme geliyor. Peki Dünya Kadınlar Günü nasıl ortaya çıktı? Bu bir kutlama mi, protesto mu? Dünya Kadınlar Günü'nün kökleri, işçi hakları hareketlerine dayanıyor ve 8 Mart Birleşmiş Milletler tarafından da Dünya Kadınlar Günü olarak kabul ediliyor. 8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin

işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10 bini aşkın kişi katıldı.”Birleşmiş milletler bu olayın ardından süreç içinde 8 Martı dünya kadınlar günü olarak kabul etmiş dünyada ve ülkemizde çeşitli etkinliklerle farkındalık yaratılması yönünde çalışmalar yapılmaktadır.

 

Editör: TE Bilisim