Borçka’da 19 yıldır arıcılık yapan Zeki Ermiş, geçtiğimiz bal sezonu hakkında değerlendirmeler yaparak, yeni sezon beklentileri hakkında açıklamalarda bulundu.
Ermiş, önceki yıllarda arı ölümünün çok olduğunu ve yeni sezonda bunun az olmasını beklediklerini kaydederek, “2021 den 2022 yılına geçerken arı ölümleri oldu. Bazı arıcılarımız arılarının yüzde seksenini kaybetti. Kalan koloniler de zayıf bahara çıktılar. Dolayısı ile kestane balındaki verim de mevsimin de iyi geçmemesi sebebi ile verim düşüktü. Bu yıl daha iyi bir baharı yaşayacağımızı söyleyebiliriz çünkü arılar daha güçlü arı ölümü yok denecek kadar az” dedi.
Ermiş, filli arıcılık sezonu ve piyasa değeri hakkında bilgi vererek” 19’ncu sezona başlıyoruz. Bizim genel olarak işlerimiz kışın kış uykusuna yattığı için Şubat sonlarında Mart başlarında hava şartlarına göre bizim mevsimimiz açılmış oluyor. Arıcılık yapmak için gerekli olan her türlü ekipmanımız var. Bakımından tutun da nakliyesi, kovanın kendi imalatına oradaki araç gereçlerine kadar ürünlerimiz var. Bal süzme, saklama aklınıza ne gelirse hatta daha sonrasın da paketleme, kargolama aşamasında size ne lazımsa her ürün vardır. Bölgemiz itibari ile gelir kaynakları sınırlı burada yapabileceğiniz işlerde belli başlı şeylerdir. Burada en kolay en rahat ve en verimli çalışacağınız ve ticari anlamda getirisi fazla olan arıcılıktır. Batı da Trakya’da veya Türkiye’nin farklı yerlerin de mesela Yüksekova’nın balı meşhurdur ama hepsi bizim ballarımızla kıyaslarsanız fiyat olarak dörtte biri veya beşte biri fiyatlarıdır. Balımız çok değerli piyasa değeri çok yüksek ve yüksek alıcı buluyor. Satış problemi yok özellikle kestane balında dolayısı ile harcadığınız emek ile harcadığınız üretim faaliyeti ile kıyasladığınız zaman çok karlı bir iş burada arıcılık yapmak. Bütün gençlere de öneriyorum çünkü gelecek onların” diye konuştu.
Balda verim düşüklüğünün sebeplerini açıklayan Ermiş, “Bulunduğumuz coğrafya sebebi ile burada arıcılık yapmak diğer bölgelere göre biraz zor. Burası izole bir bölge yani biz Ardahan’a, Ardahan arısı da buraya gelebiliyor. Dolayısı ile buradaki mevsime razı olmamız gerekiyor. Diğer illerdeki gibi bize sınır çizilmemiş olsa kışın daha sıcak bölgelere inip orada arıyı kışlatabilirsiniz ve dolayısı ile baharı da daha erkenden yakalamış olursunuz arılarınız daha güçlü olur. Nihayetinde daha çok verim alırsınız. Ama bizim böyle bir olağanımız yok bize bir sınır çizilmiş Kafkas arı ırkının olması sebebi ile koruma altına alalım diye bir sınır belirlendi ve biz o sınırın dışına çıkamıyoruz. Bu da bizim arıcılık yapmakta ki engel diyebileceğimiz noktadır. 2021 den 2022 yılına geçerken arı ölümleri oldu. Bazı arıcılarımız arılarının yüzde seksenini kaybetti. Kalan koloniler de zayıf bahara çıktılar. Dolayısı ile kestane balındaki verim de mevsimin de iyi geçmemesi sebebi ile verim düşüktü. Bu yıl daha iyi bir baharı yaşayacağımızı söyleyebiliriz çünkü arılar daha güçlü arı ölümü yok denecek kadar az. Bal mevsimi dediğimiz yirmi günlük sezondur tabi bu kestane için” ifadelerini kullandı.
Ermiş,arıcılığın çok kayıt altında olan bir iş kolu olmadığını dile getirerek, “Bütün gençlere tavsiye ediyoruz ama özellikle kadınlar da bu işi yapabilir ve yapanlarda var. Çay gibi fındık gibi çok kayıt altında olan bir iş kolu değil. Ne kadar bal üretildiği bundan ne kadar gelir elde edinildiğinin az çok kaydı tutuluyor ama çok net değil çünkü hasat ettiği zaman herhangi bir kuruma satmıyor. Öyle olsa tamamen kayıt altında olacağı için ne kadar üretim yapıldığı da bilinir. Dolayısı ile ekonomik karşılığı da bilinir. Kayıt dışı bir sektör öyle diyelim bu sebeple gelirini insanlar fark edemiyor. Her kesimden her yaş grubundan insan bu işle ilgileniyor. Ama parayı profesyonelce yapan kazanıyor gerçekten bu işi meslek edinen gerçekten mesleği arıcılık olan insanlar bunun dönüşünü de alıyor” şeklinde konuştu.
Ayla ALKAN
