Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlanan takvime göre, 2024 Ramazan ayının, 11 Mart Pazartesi günü başlayacağını kaydeden Müftü Harmancı, “Halk arasında On bir ayın sultanı olarak nitelendirilen Ramazan ayının gölgesi üzerimize düştü. Biz Müslümanlar bu ayda oruçlarımızı tutacak ve dini vazifelerini yerine getireceğiz.” dedi.

Ramazan ayında yardımlaşmanın ve dayanışmanın her zamankinden daha fazla olduğunun bilinen bir gerçek olduğunu ifade eden Harmancı, “Bunun nedenlerinin başında halkımızın zekât ve fitrelerini bu ayda vermeleri gelmektedir. Halk arasında fitre diye bilinen fıtır sadakası (sadaka-i fıtır); insan olarak yaratılmanın ve Ramazan’a erişip, bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak; dinen zengin olup Ramazan ayının sonuna yetişen Müslümanın, belirli kimselere vermesi vacip olan bir sadakadır. Vacip oluşu, sünnetle sabittir. Kişi, kendisinin ve küçük çocuklarının fitrelerini vermekle yükümlüdür. Hz. Peygamber (s.a.s.), köle-hür, büyük-küçük, kadın-erkek her Müslüman’a fitrenin gerektiğini, ifade etmiştir. Fıtır sadakasının vacip olma zamanı, Ramazan Bayramının birinci günü olmakla birlikte, bayramdan önce de verilebilir. Hatta bu daha faziletlidir. Nitekim bayram namazından önce verilmesi müstehap kabul edilmiştir. Bununla birlikte, bayram günü veya daha sonra da verilebilir. Ancak bayramdan sonraya bırakılması mekruhtur.” ifadelerini kullandı.

Fitrenin hedefi hakkında, “Bir fakirin içinde yaşadığı toplumun hayat standardına göre bir günlük yiyeceğinin karşılanması suretiyle onun bayram sevincine iştirak etmesine katkıda bulunmaktır. Günümüzde fıtır sadakası miktarının belirlenmesinde, kişinin bir günlük (iki öğün) normal gıda ihtiyacını karşılayacak miktarın ölçü alınması daha uygundur.  Bilindiği üzere, Diyanet İşleri Başkanlığımız her yıl Din İşleri Yüksek Kurulumuzun yapmış olduğu titiz çalışma neticesinde fitre miktarını belirlemektedir. Kurulumuz tarafından yapılan açıklamada, “Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığında yapılan toplantıda 2024 yılı Ramazan ayı için fitre miktarının belirlenmesi hususu görüşüldü. Konuyla ilgili hadis-i şerifler, mevcut sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak ülkemizde fitre miktarı 2024 yılı Ramazan ayı için 130 TL olarak belirlenmiştir.

Belirtilen meblağ nakdi olarak verilebileceği gibi gıda ve benzeri maddelerden ayni olarak da verilebilir. Belirlenen bu meblağ, aynı zamanda günlük oruç fidye bedelidir. Bunun yanında her bir mükellef, günlük gıda harcamalarına denk düşecek bir meblağı, fitre miktarından az olmamak koşulu ile fitre olarak verebilir.” dedi.

Harmancı, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“Ramazan Bayramı’na kavuşan, temel ihtiyaçlarının ve bir yıllık borçlarının dışında nisap miktarı (80,18 gr. altın veya bu değerde) mala sahip olan Müslümanlar kendileri ve velâyetleri altındaki kişiler için fıtır sadakası vermekle yükümlüdürler. Ancak fıtır sadakası ile yükümlü olmak için bulunması gereken nisap miktarı malın, “artıcı” özellikte olması ve üzerinden “bir kamerî yıl” geçmiş olması gerekmez.    
Kişi, kendisinin ve ergenlik çağına ulaşmamış çocuklarının fitresini vermekle yükümlüdür. Buna karşılık kişinin ana-babası, büyük çocukları, karısı, kardeşleri ve diğer yakınları için fitre ödeme zorunluluğu yoktur. Fakat vekâletleri olmadığı hâlde bu kişiler için ödeme yapsa geçerli olur. Kişi, dinen zengin sayılanlara, usul ve füruuna (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise, çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) ve eşine fıtır sadakası veremez. Fitreler bir fakire verilebileceği gibi birkaç fakire de dağıtılabilir. Ancak bir kişiye verilen miktar bir fitreden az olmamalıdır.

İslâm âlimlerinin genel kabulüne göre, fitre verecek kimselerin zekâtta olduğu gibi öncelikle bulundukları yerdeki fakirlerden ve fitre verilmesi câiz olan akrabalarından başlamaları daha uygundur. Diğer taraftan fitre bir kişiye de verilebilir, birkaç kişi arasında da bölüştürülebilir. Bununla birlikte fitrenin bir ihtiyacı karşılayacak miktarda olmasına da özen gösterilmelidir. Ayrıca bir ailenin fitrelerinin tamamını bir fakire vermesi câiz olduğu gibi birkaç fakire bölüştürülmesi de mümkündür.

Din İşleri Yüksek Kurulumuzun yayımladığı fetvaya göre: Fıtır sadakası, kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul Müslümanlara verilir. Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna veremez. Ayrıca eşler de birbirlerine zekât, fitre ve fidye veremez.         Ana, baba, büyük anne ve büyük babalara, oğul, oğlun çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklara, eşine,                zengine yani aslî ihtiyaçları dışında nisap miktarı mala sahip olan kişiye,   babası zengin olan ergen olmamış çocuğa, zikredilenlerin dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir.

Yüce Rabbim bizleri Ramazan’a ulaşan, Ramazan’ı dolu dol geçiren kullarından eylesin, Zekat, Fitre ve Fidyelerimiz başta olmak üzere tüm ibadetlerimizi kabul etsin.”

Ayşe ÖZDER

Halk Oyunları Paneli Düzenlendi Halk Oyunları Paneli Düzenlendi

Editör: AYŞE ÖZDER