Açıklamayı, HAK-İŞ Artvin Şube Başkanı Bülent Kaşıkçı okudu. Etkinlikte kadına yönelik şiddetle mücadelenin yalnızca kadınların değil, tüm toplumun ortak sorumluluğu olduğuna dikkat çekildi.

“Şiddetin Her Türüne Karşı Yüksek Sesle Bir Aradayız”

Şube Başkanı Bülent Kaşıkçı, HAK-İŞ Konfederasyonu’nun 81 ilde eş zamanlı olarak meydanlarda olduğunu belirterek kadına yönelik şiddete karşı kararlı bir duruş sergilendiğini ifade etti. Kaşıkçı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere dünyanın pek çok noktasında zulme, işgale ve baskıya maruz kalan masumların sesi olmak için buradayız. Şiddetin nereden ve kimden gelirse gelsin tüm biçimlerine karşı olduğumuzu yüksek bir sesle ilan ediyoruz.”

Şiddetin fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik, dijital ve ısrarlı takip gibi farklı boyutlarına değinen Kaşıkçı, araştırmaların şiddetin en fazla kadınları hedef aldığını gösterdiğini belirterek, kadına yönelik şiddetin bireysel bir suç olmaktan çıkıp küresel bir insanlık krizine dönüştüğünü vurguladı.

“Savaşın En Ağır Bedelini Kadınlar Ödüyor”

Kaşıkçı, dünya genelindeki çatışma ve savaş bölgelerinde en ağır bedeli kadınlar ve çocukların ödemeye devam ettiğini söyledi. Filistin/Gazze, Doğu Türkistan, Yemen, Sudan, Myanmar ve Lübnan gibi bölgelerde yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek uluslararası kuruluşları daha fazla sorumluluk almaya davet etti.

“Kadına yönelik şiddetin en acımasız yüzünü savaş alanlarında görüyoruz. Sivillerin ve özellikle kadınların güvenliği için uluslararası hukukun eksiksiz uygulanması gerekiyor.” dedi.

“Çalışma Hayatında Şiddetsiz Bir Gelecek İçin Mücadele Ediyoruz”

HAK-İŞ’in 50 yıllık tecrübesiyle çalışma hayatında kadına yönelik şiddet ve tacizle mücadelede öncü rol üstlendiğini belirten Kaşıkçı, sendikal örgütlenmenin güçlenmesinin bu mücadelenin temel bir unsuru olduğunu ifade etti.

Öncelikli çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:

  • Sendikal örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayan engellerin kaldırılması,
  • ILO’nun 190 sayılı sözleşmesinin onaylanması,
  • İşyerlerinde “Şiddete Sıfır Tolerans” politikasının uygulanması,
  • Kadın ve aile dostu işyerlerinin teşvik edilmesi,
  • Cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğinin giderilmesi,
  • Dijital şiddete karşı etkin denetim mekanizmalarının kurulması,
  • Şiddet mağdurlarının hukuki, psikolojik ve sosyal desteğe hızlı erişiminin sağlanması,
  • Güvenli şehirler ve güvenli çalışma alanları oluşturulması.

Ayrıca HAK-İŞ’in etkin bir “Şiddeti Önleme ve İzleme Komitesi” kurulması yönündeki talebini yineledi.

Resmî Veriler Şiddetin Boyutunu Gözler Önüne Seriyor

Açıklamada TÜİK’in 2024 Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’ndan da çarpıcı veriler paylaşıldı. Buna göre kadınların yaşamlarının herhangi bir döneminde:

  • %28,2’si psikolojik,
  • %18,3’ü ekonomik,
  • %12,8’i fiziksel şiddete maruz kalıyor.

Son 12 ayda ise kadınların %11,6’sı psikolojik, %3,7’si dijital, %3,1’i ısrarlı takip, %2,6’sı fiziksel şiddet yaşadığını belirtiyor. Bu verilerin acil müdahale gerekliliğini açıkça ortaya koyduğu ifade edildi.

“Yaşasın Kadın-Erkek Dayanışması, Yaşasın HAK-İŞ’in Mücadelesi”

Açıklamanın sonunda kadın cinayetlerinde hayatını kaybeden tüm kadınlar rahmetle anılarak, HAK-İŞ’in şiddetin her türüne karşı mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceği vurgulandı.

Kaşıkçı, “Şiddetsiz bir geleceğin mümkün olduğuna inanıyoruz. Birlikte güçlü, birlikte kararlıyız. Yaşasın emeğin onuru, yaşasın kadın-erkek dayanışması.” ifadeleriyle açıklamasını sonlandırdı.

Kur’an Kursu Öğreticilerine Öğretmenler Günü Programı
Kur’an Kursu Öğreticilerine Öğretmenler Günü Programı
İçeriği Görüntüle

Muhabir: Ayşe ÖZDER