Kaymakam Contarlı, “Bizim asli görevlerimizin başında devletin güler yüzünü vatandaşa göstermek”
İlk talimatının hiçbir vatandaşı geri çevirmemek olduğunu söyleyen Kaymakam Hakan Contarlı, “Devlet güler yüzlü olmak zorunda. Devletin iki yüzü var birisi yunus birisi yavuz yavuzu göstermek için hiçbir sebep yok. Devlet dediğimiz mekanizma aslında bakarsanız ulaşılabilir olmalı. Burası devletin temsili ise, burası Cumhurbaşkanlığının temsili ise burası ulaşılabilir olmalıdır. Bazen bir vatandaş geliyor ve işinin olmayacağından yüzde yüz emin ama bu vatandaş buraya gelip sadece benim yüreğime su serpsin istiyorum. Biz vatandaşın yüreğine su serpemeyeceksek burada ne işimiz var ki, gidelim biz buradan o zaman o yüzden ulaşılabilir kesinlikle olmalı. Uygulamaları bildiğim için söylüyorum bazen halk günleri dediğimiz şeyler var bir veya iki gün. Bizim halk günümüz yok pazartesinden cumaya mesai bitimine kadar, ben buradaysam her zaman her geleni kabul ettirdim. İlk talimatım hiçbir vatandaş geri çevrilmeyecek. Burada durmayı sevmediğimden 9-11 arası gelirlerse daha sağlıklı olur çünkü dışarıyada vakit ayırmamız gerek. Burada kapalı kalırsak biz dışarıyı bilmeyiz, esnafı bilmeyiz, ticareti, sanayiyi, tarlayı bilmeyiz” diyor.

“İhtiyaçlara Cevap Vermeye Çalışıyoruz”

Tüm imkanları en titiz şekilde ihtiyaçlar doğrultusunda kullandıklarını belirten Kaymakam Contarlı, “Hizmet gidiyor, biz elimizden geleni yapıyoruz. Bir bütçemiz var, bütçenin dahilinde alabileceğimiz her şeyi alıyoruz. Birliğimizin bir bütçesi vardı, gönderilen bütçeyi son kuruşuna kadar harcadık neden vatandaşın parası. Bu milletten topladığı vergilerle oluşturulmuş bize düşen pay, birlik payı yani özel idare payıda aynı şekilde. Bu payı biz zaten en ihtiyaçlısından başlayarak, öncelikli ihtiyaçları belirleyerek, sıralamaya alarak onları elimizden geldiğince hak yemeyerek, adaletli olarak elimizdeki bütün imkanlarla destek olmaya çalışıyoruz. Hizmet gitmiş mi sorusu şu evet her ihtiyaca cevap verilememiş olabilir. Ama bütçemiz ölçüsünde yapabileceklerim ölçüsünde hiçbir şeyden geri durmadığımızdan şüpheniz olmasın. Ben kendi adıma hem de meslektaşlarım adına bundan şüphem yok” sözlerini kullandı.

“Turizm Yatırımları Çok Önemli”

Turizm alanında yapılacak çalışmaların Borçka’nın geleceği için hayati önem taşıdığını ifade eden Kaymakam Contarlı, “Turizm ile alakalı çalışmalarımız var. Turizmin ifade ettiğimiz gibi saz ayakları var. Birincisi buraya gelmek isteyen insanlara hikayemiz nedir, şehrin hikayesini anlatmak zorundasınız. Biz bir hikaye yazmaya çalışıyoruz en başta. İkincisi burada bir tesisleşme problemimiz var yani konaklama sorunumuz olduğu için insanların burada konaklamasını sağlamak için özel sektör olur devlet olur herkesin önünü açarak burada bir konaklama, yatak sayısı diyeyim böyle konuşuyor turizmciler, çok fazla tesisimiz yok bunların arttırılması için uğraşıyoruz. Üçüncü olarak somut olarak uğraşmaya çalıştığım şey otingo kaplıcaları dediğimiz tamara efsanesini tekrardan hayata geçirmek. Tamara sadece otingoda sınırlı kalmıyor. Tamara üzerinden bir turizm planı oluşturmaya çalışıyoruz. Karagöl, macahelle sınırlı kalarak değil elbette ki oralar bizim göz bebeğimiz ama diğer yerlerin doğal güzelliklerini, tarihi güzelliklerini ortaya çıkararak bir plan oluşturmaya çalışıyoruz. İnşallah gelecek sene başlamadan bu kış için bütün planları tamamlayıp çalışmalara başlamış gelecek sene turizme bomba gibi girmeyi düşünüyoruz” dedi.

“Borçka tek ses, tek nefes, tek yürek olsun birlikte hareket etsin”

Borçkalılara mesajını yineleyen Kaymakam Contarlı, “Şehirde sosyallik açıdan eksiği var bunu kabul ediyoruz. Ben buraya dışardan gelmiş bir devlet memuru olarak akşamları zaman geçirebileceğim bir alanım yok. Tiyatrodur, sinemadır yani sosyal aktivitem yok. Bir futbol sağamız var onu da seviyorum ve oynamaya giderim. İlk etap da okulların kütüphaneleri ile alakalı düşüncelerimiz var. Benim bir kütüphane planım vardı bir büyük bir küçük. Bir tane büyük proje için kütüphaneler genel müdürümüz Ali Odabaş buralı, buralı olduğu için de bizde iletişim kurabildik. Kütüphane planımızdan bahsettik, nasıl olması gerektiğini arzu ettiğimizi anlattık ben naçizane kendi açımdan şu iki şeyi istedim sadece bir kütüphane değil içerisinde tiyatro salonu, sinema salonu ve konferans salonu ortak tek bir salonda oluştuğu bir yer. İkinci olarak ataölyeler istedim bir tanesinin özellikle ses yalıtımlı bir stüdyo müzikle uğraşan kardeşlerimize hem eğitim alabileceği hem müzik yapabileceği bir yer insanları rahatsız etmeden. Proje çizimimiz devam ediyor şuanda iki yerimiz var tescil ve tahsis yazısı için yazımızı yazdık, gönderdik inşallah oralara kütüphane olsun çok isterim. Bu büyük projemiz bunun bir veya bir buçuk yıl bandında belki daha hızlı olarak yapmaya çalışacağız. Klasik kütüphaneler haricinde olsun istiyorum. Öğrencinin istediği ders çalışabilme alanı artık ve bunu sağlamak için buna göre dizayn etmeye çalışacağız. Buraya hizmet istiyorsak tek bir amaç altında toplanmalıyız. Borçka tek ses, tek nefes, tek yürek olsun birlikte hareket etsin” diye konuştu.

Hatice Diler

Editör: TE Bilisim