Ramazan Ayı’nın şuurlanma ayı olduğunu belirten Saadet Partisi Artvin İl Başkanı Gültekin Soydan, Ramazan Ayı’nın feyiz ve bereketinin yüksek olduğunu ve müslümanların Ramazan Ayı’nda ihya edip kurtuluş beratını alarak, hayata bu dinamizmle yeniden başlaması gerektiğini belirti.

İYİ Parti’nin 4 adayı 1 adayı kadar oy alamadı İYİ Parti’nin 4 adayı 1 adayı kadar oy alamadı

Saadet Partisi Artvin İl Başkanı Gültekin Soydan açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Kelimelerle kavranması zor olan büyüklükteki Ramazanayı arefesindeyiz. Rabbimiz bu ay hakkında, "Bin aydan hayırlıdır" (Kadir, 3) buyruğunu bildirir. İnsan, Ramazan ayını anlama ve ihya etme gayretinde olduğu ölçüde, bu ayın ulviyetini kavramış olur. Mübarek Ramazan ayını bu ölçüde büyük yapan olay, kâinat kitabı ve hidayet rehberimiz Kur'an'ın bu ayda yeryüzünü aydınlatmaya başlamasıdır.
Ramazan ayının "bin aydan hayırlı" olmasına yol açan anahtar kelime "Kur'an"dır. Bir adı da, "hak ile batılı birbirinden ayırt eden" anlamında "Furkan" olan Kur'an'ı, Rabbimiz; "âlemlere uyarı" olarak indirdiğini bildirir: “Âlemleri uyarmak için kulu Muhammed'e Furkan'ı indirdi." (Furkan, 1) Burada, Kur'an'ın "uyarıcı" özelliği vurgulanmaktadır. Hakla batılı ayırt etmek; Hakk'ın safinda yer tutmak berrak bir zihin uyanıklığının ürünüdür. İslâm, onun konuşulanı değil; hayat nizamı olarak "yaşanılanı"dır. İlim her şeyin önünde gelir; elbette ilim öğreneceğiz. Bileceğiz ki, ilim salih amelle; salih amel ise, ihlâsla tamamlanır. İslâm'ı yaşamak Müslüman olarak hepimizin görevidir. Camideki hoca "din görevlisi" ise; biz de Müslümanlar olarak birer "din gönüllüsü” olacağız. Ramazan ayının oruç, sahur, iftar, teravih, mukabele gibi belirli ibadetleri var. Örneğimiz olan Allah Resulü (S.A.V.) ve sahabeler yalnız bunları yapmadı. Cihat ibadetini de yaptılar. Bedir Gazvesi, Tebük Seferi, Mekke'nin Fethi Ramazan ayında gerçekleşti. Yemen'e İslâm'ı yayma gayreti cihat ayı Ramazan ayında oldu.
İMAN, ibadet ve ahlâk esaslarını öğretmek ve örnek olmakla görevli kurumumuz Diyanet İşleri Başkanlığı'dır. Görevlerinin hakkını veren hocalarımıza şükran borçluyuz. Allah ecirlerini kat kat verecektir. Bu mukaddes görevi uhdesinde bulundurup da, görevini ihmal edenin vay haline! Bu alandaki ihmal diğerlerine benzemez. Ahlâkî ve manevi hizmetlerin geride olması toplumu çöküşe götürür. Diyanet görevlileri yapılması gerekenleri anlatan çok söz ettiler. Bunlardan ne kadarı yapıldı, dersiniz? Bunları söyleyenler ve uzmanlar tarafından muhasebesi yapılmalıdır. Ramazan, aynı zamanda muhasebe, arınma, yenilenme ayı ya! Kişisel gelişim için "dur, düşün, yeniden başla" formülünü anlatırlar. Ramazan ayının feyiz ve bereketi o kadar yüksek ki, Müslümanlar bu mübarek ayı ihya edip kurtuluş beratını alarak, hayata bu dinamizmle yeniden başlamalı, diye düşünüyorum. Kayseri eski İl Müftüsü Doç. Şahin Güven, sadece camimizin imamı değil; mahallemizin imamı olacağız, diyerek şunu söylemişti: "Peygamberimiz ne yaptıysa, onu yapmak durumundayız." (Ağustos, 2016) Bu sözlerin ne kadarı gerçek oldu?
İstanbul eski Müftüsü Prof. Kâmil Yılmaz, müftülük makamının, dini hayatı temsil bakımından özgül ağırlığı ve öneminin büyüklüğünü belirterek anlatmıştı: "Din hizmetleri caminin dışına çıkıldığında yaygınlaşır. Camiye gelen var, gelemeyen var. Hepsini hesaba katarak cami dışında da hizmet vermek zorundayız." (Ocak 2017) Bu teklifler, ancak özel müfredatla yetiştirilmiş, dünyaya meyli olmayan, fedakâr hocalarımız eliyle uygulanabilir.
İslam’ın, Allah Resulünün (S.A.V.) gösterdiği safiyet ve netlikteki doğrutemsili "adanmışlık şuuru'yla olur, diye düşünüyorum. Allah'ın dini yayılsın, yeryüzündeki bütün insanlar hakkı, hakikati tanısın niyeti ile çalışmakla gerçekleşir. Bu da en geniş anlamıyla cihat farzının eda edilmesiyle sonuçlanır. İmam Matüridi cihadı, "Savaşa giden yolları kapatmaktır" şeklinde tanımlar. O yüzden cihat daima taze ve yeşil kalacaktır. Yaşadığım süre içinde DİB, Türkiye genelinde bir kere "cihat" konulu bir hutbe
okuttu. O da, 16.12.2018 günü, Afrin Operasyonu vesilesiyle idi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş cihat hutbesini, 6 Şubat depreminde yıkılan Hatay Habib-i Neccar Camii'nde okumuş; şunları anlatmıştı:"Cihat müminin bütün varlığını seferber ederek yüce Rabbinin rızasını kazanma çabasıdır. Kötülüğü ortadan kaldırmayı amaçlar. İslâm'ın hayat veren ölçülerini yeryüzüne yaymak, haksızlıkları sona erdirmek için yapılır. Ramazan boyunca cihat şuuru dinamik tutulmalıdır. İslâm'a pamuk ipliğiyle bağlanmak yerine; sapasağlam, dinamik bir şekilde yaşamalıyız. Kur'an ayında maksadına uygun olarak yaşanan İslâm, Ramazan ayı sonrasını da istikamet ve kalite kazandırır DİB, bu amaçla bütün imkânlarını seferber etmelidir. Mesela, yaz kursu olarak okuttukları öğrencilerin ne kadarı camiye geliyor? Hocalarımız "davet amaçlı" hangi çalışmaları yapıyorlar? Hiç.”
Ayla ALKAN
 

Editör: Haber Masası