Yeşil Artvin Derneği öncülüğünde açılan davaya ilişkin düzenlenen basın toplantısına, Yeşil Artvin Derneği Başkanı Neşe Karahan, Tepebaşı Kalkındırma Derneği Başkanı Nizamettin Pehlivan, Maden Köyü Dernek Başkanı Cafer Torun, Dereiçi Köyü’nden Erkin Uzun, Çağlayan Köyü’nden Mahmut Yaşar ile avukatlar Bedrettin Kalın ve İsmail Dalkıran katıldı.

“Artvin’in Yüzde 71’i Maden Ruhsatlarıyla Kaplı”

Avukat Bedrettin Kalın, Artvin genelinde madencilik baskısının giderek arttığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

“Artvin, Türkiye’de en yoğun maden baskısı altındaki illerden biri. Bugün il topraklarının yüzde 71’i maden ruhsatlarıyla kaplı durumda. 525 ruhsat bulunuyor. Son dönemde çıkarılan yasalarla birlikte madencilerin önü daha da açıldı. Derelerimiz, vadilerimiz, dağlarımız adeta ruhsat sahalarına dönüştü.”

Kalın, Çağlayan Vadisi’nde 7–8 köyün yaşam alanlarını etkileyecek yeni bir projenin gündeme geldiğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:

“Agara Madencilik, vadide bakır, gümüş ve çinko madeni çıkarmayı planlıyor. Ancak ilan, yalnızca Dere İçi ve Çukur köylerini kapsayan 19,19 hektarlık alan için yayımlandı. Oysa proje vadideki tüm köyleri ilgilendiriyor. Bu nedenle 254 kişi davacı olarak Rize İdare Mahkemesi’ne başvurduk.”

Kalın, geçmişte Çağlayan Vadisi’nde açılan HES ve taş ocağı davalarının iptal edildiğini hatırlatarak, “Aynı mahkemeye güveniyoruz. Bu proje, çevre açısından geçmişte iptal edilen projelerden çok daha yıkıcı” dedi.

Şavşat’tan Kartpostallık Manzaralar
Şavşat’tan Kartpostallık Manzaralar
İçeriği Görüntüle

“Sömürgeci Tipi Madencilik Yöreye Hiçbir Şey Katmıyor”

Çağlayan Köyü sakinlerinden Mahmut Yaşar ise vadide planlanan madencilik faaliyetlerine tepki göstererek, yöre halkının doğasına sahip çıkmakta kararlı olduğunu söyledi:

“Yöremiz, yıllardır farklı adlarla gelen maden projeleriyle tehdit altında. Bu kez de Agara Madencilik aracılığıyla yeni bir işletme planlanıyor. Bu tür projelerde kazanç şirketlere, kirlilik ve zarar ise halka kalıyor. Bu sömürgeci madencilik anlayışına karşı hep birlikte mücadele ediyoruz.”

Yaşar, 8 köyün tamamının tüzel kişilikleriyle davaya müdahil olduğunu belirterek, “Yargıya güveniyoruz. Daha önce kazandık, bu kez de kazanacağımıza inanıyoruz” dedi.

Muhabir: Ayşe ÖZDER