Bilgin, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) tarafından hazırlanan “Türkiye’de Emeklilerin Durumu: Emekli Aylıkları, Emekli Sayıları ve Ayrılan Kaynaklar” başlıklı raporu Artvin’de düzenlenen bir toplantıyla kamuoyuna açıkladı. Bilgin, Türkiye’de emeklilerin içinde bulunduğu sosyoekonomik koşulların her geçen gün daha da zorlaştığını ve emeklilik hakkının giderek bir ayrıcalığa dönüştüğünü söyledi.
Bilgin açıklamasında, emeklilerin çalışanlardan sonra Türkiye'deki en büyük ikinci toplumsal grup olduğuna dikkat çekerek, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun ardından emekli aylıklarının ciddi biçimde gerilediğini, milli gelirden emeklilere ayrılan payın ise neredeyse sıfırlandığını vurguladı. Emekli aylıklarının asgari ücretin dahi altına düştüğünü belirten Bilgin, bu durumun çeşitli geçici önlemlerle “yamalanmaya” çalışıldığını ancak yapısal bir çözüme ulaşılmadığını ifade etti. “Emeklilik ve sosyal güvenlik sistemi, mevcut haliyle adaletsiz ve işlevsiz bir hale gelmiştir,” diyen Bilgin, Türkiye’de çalışan ya da iş arayan emekli sayısının 8 milyona ulaştığını belirtti.
Selim Bilgin, “Çalıştıktan sonra emekli olmak ve sonra insanca yaşayabileceği bir aylığa ve sosyal haklara sahip olmak herkesin hakkıdır,” diyerek, DİSK’in bu mücadeleyi 1995’ten bu yana sürdürdüğünü hatırlattı. Bilgin, emekliler için atılması gereken adımları da şöyle sıraladı:
– Emekli aylıkları en az asgari ücret seviyesine yükseltilmeli,
– Tüm emekliler için adaleti esas alan bir intibak yasası çıkarılmalı,
– Emekli aylıkları sadece enflasyon değil büyüme oranı da dikkate alınarak artırılmalı,
– Emeklilerin örgütlenmesi ve sendikalaşmasının önü açılmalı.
Bilgin, “Bütün emeklileri DİSK çatısı altında birleşmeye, sendikalı olmaya davet ediyorum,” diyerek çağrısını yineledi.
Açıklamanın ardından basına sunulan DİSK-AR raporu ise emeklilerin durumuna ilişkin çarpıcı verilerle doluydu. Araştırmada, emeklilerin toplum içindeki payının arttığı ancak buna rağmen refah pastasından aldıkları payın ciddi biçimde azaldığı ifade edildi. “Türkiye’de emekli aylıkları dibe doğru eşitleniyor” başlığıyla sunulan veriler, sosyal güvenlik sisteminin nasıl aşındığını ortaya koydu.
Rapora göre, 2003 yılında ortalama emekli aylığı asgari ücretin yüzde 36 üzerinde iken, günümüzde asgari ücretin yüzde 22 altına düştü. Emekli aylığının kişi başına düşen Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) oranı ise 2002 yılında yüzde 46,4 iken 2025 yılı itibarıyla yüzde 29’a kadar geriledi. Emekli aylığı ve hak sahiplerine yapılan ödemelerin GSYH’ye oranı Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ortalama yüzde 9,8 iken, Türkiye’de bu oran yalnızca yüzde 3,7’de kaldı.
Ayrıca 2009-2024 yılları arasında Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) yapılan bütçe transferlerinin hem merkezi bütçeye hem de GSYH’ye oranında da ciddi bir düşüş yaşandığı tespit edildi. DİSK-AR’ın 2025 yılının ilk yarısı için hesapladığı ortalama emekli aylığı 17.252 TL, ortalama işçi emekli aylığı ise 17.089 TL olarak belirlendi. Buna karşın en düşük emekli aylığı yalnızca 14.469 TL seviyesinde.
Raporda dikkat çeken bir başka bulgu ise Türkiye’nin Avrupa’da en fazla emekli ve hak sahibi nüfusa sahip üçüncü ülke olması. 2024 yılı itibarıyla Türkiye’de emekli ve hak sahibi kişi sayısı 15,9 milyona ulaşmış durumda. Bu rakam, Türkiye nüfusunun yüzde 18,5’ini oluşturuyor. DİSK-AR, “Türkiye’de emekli sayısı çok fazla, aktif/pasif oranı çok düşük” şeklindeki yaygın kanaatin gerçeği yansıtmadığını da belirtti. Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kapsamında çalışan emekliler aktif sigortalı olarak kabul edildiğinde aktif/pasif oranı 2024 yılı sonu itibarıyla 1,75 düzeyinde. Bu oran, Avrupa ülkelerindeki 1,5 ortalamanın üzerinde.
Emekli aylıklarının yetersizliği nedeniyle milyonlarca kişinin tekrar çalışmak zorunda kaldığına da dikkat çekilen raporda, 2002 yılında çalışan veya iş arayan emeklilerin oranı yüzde 36,6 iken, bu oran Aralık 2024 itibarıyla yüzde 65,7’ye ulaştı. Raporda, bu durumun Türkiye'deki sosyal güvenlik sisteminin artık emeklilik sonrası güvenli ve huzurlu bir yaşam sunamadığının açık göstergesi olduğu vurgulandı.
DİSK tarafından hazırlanan bu kapsamlı rapor, Türkiye’de giderek büyüyen emekli krizini sayısal veriler ve karşılaştırmalı analizlerle ortaya koyarken, emeklilerin yaşadığı ekonomik daralmaya karşı sendikal mücadeleye ve örgütlü dayanışmaya çağrı yapıyor.