Bir organın onu yerinde tutan kas ya da dokulardaki boşluklardan faydalanarak dışarı kaymasına fıtık denir. Omurga hattımız birçok durumdan etkilenip ağrı ve sorunlara yol açabilmekte. Fizyoterapist Berkant Ketenci fıtık hakkında doğru bilinen yanlışlar hakkında www.gundemartvin.com Haber Sitesine açıklamalarda bulundu.

Klinikte en çok fıtık ile karşılaştıklarını belirten Ketenci, bu problemlerin her zaman fıtık ile alakalı olmadığını söyledi. MR sonuçlarında fıtık çıkmış olması problemlerin fıtık kaynaklı olduğu anlamına gelmediğini belirten Ketenci, “MR ile uyumlu olarak semptom varsa işte o zaman fıtık kaynaklı ağrı ve sorun yaşıyoruz diyebilmekteyiz” dedi.

Fıtıkta bazen göbekte ve genellikle omurgada göze çarptığını belirten Ketenci, “Omurga hattında oluşan fıtıklar iki ömür kemiği arasında bulunan ve omurların birbirine temas edip aşınması engelleyen ve hareket kabiliyetini artıran disk dediğimiz yapıların anormal yüklenmeye bağlı zayıflayan dış çeperinden taşması sonucu oluşmaktadır. Bu durum bazen travmaya bağlı gelişim gösterirken çoğu zaman sürekli kullanıma bağlı gelişim göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Ketenci yaptığı açıklamada şu şekilde konuştu;

“Diskleri yapı olarak yumurtaya benzetebiliriz. En dışta yumurtanın kabuğu, ortada beyazı ve en içte sarısı gibi diskler de en dışta bir zar ile çevriliyken içeride iki katmandan oluşmaktadır. Bazen dıştaki zarlar aşınmaya uğrayıp yırtılır ve içeride bulunan yapılar omurga kanalına doğru taşma yapar. Bu durum çoğu zaman fark bile edilmezken ileri vakalarda uyuşma, hissizlik, ağrı, idrar ve kaka tutamam gibi semptomlar ile kendini belli etmektedir.

Fıtığın oluşma mekanizmasına dair bilgilendirmeden sonra fıtık ile alakalı doğru bilinen bir kaç yanlışa değinmek istiyorum.

“Belim/Boynum çok ağrıyor, kesin fıtık var“

Yukarıda da bahsettiğim üzere omurga hattında meydana gelen problemler ilk olarak alla fıtığı getirse de bazen bu sorunlar, MR sonucunuzda fıtık olsa dahi, fıtıktan bağımsız olabiliyor. Bundan emin olmak için fiziki muayene ve testlerin yapılıp MR sonucu ile beraber değerlendirilmesi çok daha etkili olmaktadır.

“Fıtığım olduğu için hareket etmemeliyim, sürekli yatmalıyım“

İnsan vücudu hareket etmek üzere dizayn edil iş bir yapıdır. Özellikle kas iskelet sistemi problemlerinde doğru ve dozunda yapılan hareketler sürecin olumlu ilerleyişi açısından son derece önemlidir. Bir dokunun iyileşebilmesi için doku üzerinde travmaya sebep olan yük alınmalı ve o bölgeye olan kan akışı artırılmalıdır. Bu ancak ve ancak kişiye özgü planlanmış egzersizler ile mümkündür. Özetle fıtığım var yatmalıyım düşüncesi son bizi yanlışa sevk ederken doğru ve dozunda egzersiz iyileşme sürecini olumlu etkilemektedir.

“Öne eğilirken belimden ses geldi ve fıtığım patladı, kitlendim ve doğrulamadım“

Coğrafyanın Yarattığı Ağrılara Son Coğrafyanın Yarattığı Ağrılara Son

Fıtığın patlaması böyle bir durum değildir. Yukarıda bahsettiğim gibi dışta bulunan zar aşındığı için içerideki materyal dışa doğru taşma yapmaktadır. Dolayısıyla fıtık balon gibi patlayan bir şey değildir ve orada duyduğunun ses yüksek ihtimalle eklemlerinizden gelmektedir. Kitlenme ve doğrulamama konusunda ise bel ve kalça çevresi kaslarda meydana gelen kas spazmları etkili olmaktadır.

“Fıtığım ömür boyu geçmeyecek“

Fıtık dediğimiz yapıyı yara dokusu gibi düşünebilirsiniz. Örneğin parmağınızı kestiğinizde bir iş yapmanız gerekirken parmağınızı yara bandı ile sarıp yapacağını işler esnasında parmağınızın kesik bölgesini baskı gelmesini engelleyerek yaranızı korumaya alıp iyileşmesini beklersiniz. Fıtıktaki mantıkta buna benzer olmalıdır. O bölgeyi koruyup dolaşımını artırırsanız fıtığın vücut tarafından temizlenmesini tetiklersiniz. Burada doğru ve etkin egzersizin önemi bir kez daha karşımıza çıkmaktadır. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki kişiye uygun planlanmış manuel terapi seansları ve bu seansları takiben kişinin egzersizlerini doğru yapması 3-6 aylık süreçte fıtıkta küçülme gözlemlememizi sağlamıştır.”

Ali Eray ÇELİK

Editör: ALİ ERAY ÇELİK