Türk mutfaklarının vazgeçilmez ana yemeklerinden biri olan kuru fasulye gelen zamlardan sonra sofraların lüks yemekleri arasına girdi.
Akaryakıt fiyatlarına gelen peş peşe zamlar, elektrik ve doğalgaz takip ederken tüm bu zamlar üreticiden, nakliyeciye, nakliyeden satıcıya zincirin tüm halkasını etkilemeye devam ediyor. Gıda fiyatlarına yansıyan zamlarla birlikte ise vatandaş karnını zor doyurur duruma geldi. Sofraların olmazsa olmazlarının başında gelen kuru fasulyede zamlardan nasibini alan ürünlerin başında geliyor. Bir yıl içerisinde yüzde 300 civarında zam yaşayan kuru fasulyenin kilosu 60-90 TL arasından tezgâhlar da yerini aldı.
Kuru fasulyeyi geçen sene 25 TL'ye satıyorken bu sene piyasası 60 liradan başladığını belirten Organik Berta Şarküteri sahibi İsmail Keskin, “Fiyatlar geçen seneye göre 1'e 3 olarak arttı. Geçen sene 25 TL'ye satıyorken bu sene piyasası 60 TL oldu çünkü ben de onu 50-55'ye aldım artık köylü de bize ucuza vermiyor. Köylü üretmiş olduğu malın değerini emeğinin karşılığını almak istiyor piyasanın artışı fasulyeye yansıdı” dedi.
Organik Berta Şarküteri sahibi İsmail Keskin, “Bu sene fasulye bu sene havalar çok iyi gittiği için iyi verimi iyi, normalde bir şey az olduğu zaman fiyatı artardı bunun artması piyasadaki artışa bağlı. Piyasada her şey artınca üreticide malı ona göre satmaya başlıyor. Bazen mal az olur da bunun fiyatı artar ya öyle değil çünkü bu sene fasulyenin senesi çok bol ve güzel oldu fasulye piyasanın artışı fasulyeye de yansıdı. Onun fiyatı 1'e 3 olarak arttı geçen sene 25 TL'ye satıyorken bu sene piyasası 60 TL oldu çünkü ben de onu 50-55'ye aldım artık köylü de bize ucuza vermiyor. Köylü üretmiş olduğu malın değerini emeğinin karşılığını almak istiyor piyasanın artışı fasulyeye yansıdı. Kuru fasulye artık lüks oldu her sofrada bulunan fasulye bundan sonra bulunmayacak çünkü kilosu 60 TL 10 kişilik bir aile o fasulyeyi sofraya koyup onu nasıl alabilsin, 10 kişilik aileye en az 3 kilo fasulye demek. Her şey pahalandığı gibi vatandaş elindeki malı ucuza vermek istemiyor piyasayı takip ederek ona göre satış yapıyor. Tereyağı geçen sene 60 TL'ye satılıyordu bu sene 150 TL oldu . Oradaki inekler mazot yemedi sonuçta, ama onlar da piyasaya bakıyorlar piyasa yüksekken ben neden ucuza satayım diyor emeğinin karşılığını almaya çalışıyor. Bunların hepsi birbiriyle bağlantılı olduğu için artışlar yaşanıyor” diye konuştu.
En Çok Artış Süt ve Süt Ürünlerinde
Geçen yıla oranla en çok artış süt ve süt ürünlerinde olduğunu söyleyen Keskin, “ Peynir ve yağ grubunda geçen sene 4 kilo tulum peynirini 280 liraya alıyordum bu sene 1540 TL'ye alabildim. İnsanların alım gücü azaldı ceviz içini 150 TL'ye satıyordum diğer şarküterilerde 210 TL'ymiş geçen sene 80 tl'ye satıyorduk şu an 210 TL artık geçim çok zorlaştı alım gücü düştü. Esnafın para kazandığını düşünmeyin benim kazandığım masrafa gidiyor. Marketler poşet parası alıyorlar biz poşet parası da almıyoruz kaplara da ayrı ücret ödüyoruz. Şu anda sermayesi olmayan esnaf ayakta duramaz. Ufak tefek kazançlarımızda masraflara gidiyor. Bizim gibi esnaflar bir şey kazanamıyor. Daha önce kilo ile alanlar artık gram olarak alıyorlar. Bal fiyatları geçen seneye 100 göre yüzde 100 arttı geçen yıl 200 TL'ye sattığımız balı 400 TL'ye satıyoruz 2 senedir bal üretimi az oluyor eskisi kadar bal üretimi yok o da fiyat artışına neden oluyor” şeklinde konuştu.
Hatice Diler
