Vatandaşlar, mevcut atık depolama tesislerinde dahi sızıntı yaşandığını savunarak yeni tesislerin kurulmasına karşı olduklarını dile getirdi. Topçu’nun açıklamalarının ardından söz alan yurttaşlar, bölgede oluşan çatlaklara, patlamaların yarattığı zemin oynaklığına ve olası sızıntının yerleşim alanlarına ulaşma riskine dikkat çekti.
Bir vatandaşın, “Sızdırmazlık için garanti verebiliyor musunuz?” sorusuna şirket çalışanının “Buna ‘sızdırmaz’ diyen yalancıdır” yanıtını vermesi tepkileri artırdı. Vatandaşlar, bu sözlerin yaşam güvenliği açısından kaygı verici olduğunu ifade ederken, şirket temsilcisi “Mühendislik yapıyoruz” diyerek projeyi savundu.
Bir vatandaş, “İki büyük atık depolama tesisi planlıyorsunuz. Biri 9,5, diğeri 7,5 milyon ton kapasiteye sahip. Dört yıl işlettikten sonra beşinci yılda atık depolama alanı olarak kullanılacağı ÇED’de yazıyor. Lebeskur Tesisi için de ÇED alınmış. Ancak halk ve işçiler tesisin geçmişte de şimdi de sızıntı yaptığını söylüyor. Mevcut tesisleri bile sağlıklı işletemezken yenilerini nasıl yöneteceksiniz?” dedi.
Şirket yetkilisi, “2014’te Maden Atıkları Yönetmeliği çıktıktan sonra yeni bir yapılanma oluşturuldu. Demiskür Tesisi’nde teknik sorunlar yaşandı ama baraj güçlendirildi. Yeni tesisler de yönetmeliğe uygun yapılacak” yanıtını verdi.
Doğan ve Lebeskür atık barajlarının sızdırmazlığı konusunda yöneltilen sorulara ise şirket yetkilisi, “Mühendislikte sıfır risk yoktur; kabul edilebilir risk vardır. Tamamen sızdırmaz demek mümkün değil” ifadelerini kullandı. Bu sözler üzerine bir yurttaş, “Yani sızdırabilir diyorsunuz. Sıfır yoksa güvence de yok demektir” diyerek tepki gösterdi.




