Arhavi’de yapımı planlanan Çamlıca Hidroelektrik Santrali (HES) projesine verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu" kararının iptali için açılan davada keşif tarihi belli oldu. Rize İdare Mahkemesi tarafından görülen dava kapsamında keşif, 30 Mayıs 2025 tarihinde Arhavi’de gerçekleştirilecek. Projenin iptali için mücadele eden davacı avukat Bedrettin Kalın, halkı keşif günü desteğe çağırarak, yalnızca bir vadinin değil, tüm bir doğa ve tarih bütününün kaybedilme tehlikesiyle karşı karşıya olunduğunu vurguladı.

Çamlıca HES projesi, Arhavi’nin Durguna Vadisi’nde yapılmak isteniyor. Ancak bu vadi, sadece bir coğrafi alan değil; tarihi ve doğal önemi bakımından Arhavi’nin kalbi sayılabilecek bir yer. Durguna Vadisi, Arhavi’nin simgelerinden olan tarihi Çifteköprü’nün iki yakasından birini oluşturuyor. Diğer yaka ise Mençuna Vadisi. Bu iki vadi, bölgenin kültürel ve doğal mirasının temel taşları arasında yer alıyor.

“Çiftçilerimiz Baş Tacımızdır”
“Çiftçilerimiz Baş Tacımızdır”
İçeriği Görüntüle

Bedrettin Kalın, yaptığı açıklamada bölgenin halihazırda çeşitli HES ve regülatör projeleriyle zaten tahrip edilmekte olduğunu belirtti. Durguna Vadisi üzerinde şu anda 4 ila 5 adet HES ve regülatör bulunuyor. Kalın’a göre bu projelerle yetinilmeyip vadinin daha da derinlerine ilerleyen yeni projelerle, vadi tümüyle tehdit altına alındı. Çamlıca HES, bu zincirin son halkası olarak Durguna Vadisi’ni yok olma noktasına getirebilir.

Açıklamasında Arhavi halkına çağrıda bulunan Kalın, “Bu yalnızca bir çevre davası değil. Bu, geleceğimizi, geçmişimizi ve bugünkü yaşam alanlarımızı koruma davasıdır. Eğer bu projeye sessiz kalırsak, yalnızca Durguna Vadisi değil, Mençuna Vadisi de etkilenecek. Üstelik tarihi Çifteköprü’yü de bir bütün olarak kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.

Tarihi Çifteköprü, Arhavi’nin en önemli simgelerinden biri. Mençuna Şelalesi ile birlikte bölge turizminin gözbebeği olan bu alan, her yıl binlerce doğa ve tarih meraklısını ağırlıyor. Ancak Kalın’a göre yapılmak istenen HES projeleri bu bütünlüğü parçalıyor. Vadi yapılarının değişmesiyle birlikte su rejimi, mikro iklim ve biyoçeşitlilik bozuluyor; bölgenin doğal dengesi geri döndürülemez şekilde tahrip ediliyor.

30 Mayıs’ta yapılacak keşif, yalnızca hukuki bir inceleme değil, aynı zamanda kamu vicdanının da sınanacağı bir gün olacak. Bu nedenle Kalın, başta Arhavililer olmak üzere tüm duyarlı yurttaşlara seslenerek keşif günü alanda olmaya çağırdı. “Bu bir vadi meselesi değil, bu bir yaşam alanı meselesi. Bu projeye dur diyemezsek, çocuklarımıza bırakacağımız ne bir doğa, ne bir tarih, ne de bir yaşam kalacak” diyen Kalın, keşif günü doğa savunucularının ve yurttaşların desteğinin belirleyici olabileceğini vurguladı.

Arhavi, yıllardır HES projeleriyle gündeme geliyor. Her ne kadar bölge halkı ve çevreciler projelere karşı hukuk yoluyla ve eylemlerle mücadele etse de, her yeni proje bölgedeki endişeyi daha da artırıyor. Durguna Vadisi’ne yapılması planlanan Çamlıca HES ise bu endişelerin somutlaştığı son örnek. Keşif günü halkın göstereceği tepki ve duruş, yalnızca bu dava için değil, bölgenin geleceği açısından da kritik bir eşik oluşturacak.

Muhabir: Ali Eray ÇELİK